Yılan derisi dayanıklı ve esnek olmayan bir dış yüzey ile esnek bir iç tabakadan oluşmuştur. Yılanlar yılda birkaç kez stratum corneum olarak bilinen dış katmanı bütün halinde değiştirirler. Yılan gömleği olarak da bilinen bu tabaka folklorik tıpta, kozmetikte ve farmakolojik çalışmalarda kullanılmaktadır.
Eğer yılanların derisi de diğer canlılar gibi olsaydı sürünürken parçalanabilirdi. Kemik gibi sert olsaydı, eğilip bükülemez, dar yerlerden geçemezdi. Temiz bir cam üzerine konulan yılan hiçbir yere gitmeden, sadece olduğu yerde kıvrılabilir.
Elsiz ayaksız yılana savunma için Allah dil vermiştir. Bütün omurgalılarda kafatası kemikleri birbirine kaynaşmış olduğu halde yılanda çene kemiği esnek doku eklemlidir. Bu sebeple yılanın ağzı o kadar fazla açılabilir ki kendinden büyük hayvanları da yutabilir. Büyük avı yutarken nefessiz kalacağı için yedek nefes deliği vardır.
Bir zamanlar büyü bozma için toplanan yılan derileri şimdi basur tedavisi ve cilt hastalıklarında kullanılırken, saç çıkarmaya da yardımcı olduğuna inanılıyor.
Hatta bazı aktarcılar tarafından satılan, kelliğe, hemoroide ve cilt hastalıklarına iyi geldiğine inanılan yılan derileri ilgi görüyor.