Dünya kendi ekseni etrafında döndükçe, güneş, dünyanın bir tarafına her zaman ışık verir. Gölgede kalan taraf gecedir. ” Gece ve gündüz “, insan hayatını son derece etkiler ve yaşam alışkanlıklarını belirler. Dünya dönmeye devam ettikçe gölgede kalan taraf güneş ışığına doğru hareket eder ve güneşli taraf güneş ışıklarından uzaklaşır. Dünya, bu dönme hareketini 24 saatte tamamlar ve saatlerimiz de bu prensibe göre çalışır.
1940’larda, insanlar, dünyanın, döndükçe bir miktar yavaşladığını ve hızlandığım keşfetti. Şimdi bu küçük zamanı tam olarak ölçebilen atomik saatlere sahibiz. Kışın gündüzler daha kısayken geceler daha uzundur. Yazın ise gündüzler uzunken geceler daha kısadır. Gündüz saatlerinin geçmesi ile birlikte dünyanın dönüş hareketi devam ettiği için güneşin gökyüzündeki konumu da değişir. Akşam saatlerinde güneş ufuk çizgisine kayar ve güneşin geliş açısı azaldığından dolayı gökyüzü yavaş yavaş kararmaya başlar. Böylece gece ve gündüz rutini bu şekilde devam eder.
Her şeyden önce gece ve gündüzün meydana gelmesi; dünyanın kendi etrafında dönmesine bağlıdır. Mevsimlerin meydana gelmesi; dünyanın güneş etrafında dönmesine bağlıdır. Geceler daha çok uyku ve dinlenme içindir. Kış mevsimi buna daha çok ihtiyaç duyulur. Bu sebeple kışın geceler uzun, gündüzler kısadır. Yaz ayları her bakımdan daha çok çalışmayı gerektiren bir mevsimdir. Bu sebeple yaz aylarında geceler kısa, gündüzler uzundur.
