Hepimiz çocukluğumuzdan hatırlarız o güzel lav lambalarını, daha çok eğlencelik ve hediye olarak verilebilecek lambadır. Lambanın ana maddesi karbon tetraklörür ve parafin’ den oluşur.
Edward Craven Walker, Kraliyet Hava Güçleri için keşif uçuşları yapan bir Singapurluydu. Bir gün İngiltere’nin Hampshire kentinde bir barda, raftaki yumurta saatini gördü.
Bu saat aslında, kokteyl hazırlanan bir kaptaki berrak sıvının içine oturtulmuş sert bir mumdan ibaretti. Kap, yumurtayla beraber sıcak suyun içine atılıyor ve mumun erimesi yumurtanın piştiği anlamına geliyordu. Walker, yumurta saatine baktıkça lav lambasını gördü.
Yumurta saatinin mucidini aradı ve icadının patentini alamadan öldüğünü öğrendi. Walker, sonraki 15 yılının büyük kısmını “astro lambasını” seri üretime geçirecek kadar mükemmel yapmaya harcadı. Yeni lambasının ardındaki kuram oldukça basitti; benzer yoğunluğa sahip ve birbirinin içinde çözülemeyen iki sıvıyı bir kabın içine koyun ve ısıtın. En kolay bulunan çözülemeyen sıvılar yağ ve sudur. Ancak yağ istenilen sonucun alınması için yeterince yoğun değildir.
Walker, hangi kimyasal maddeleri kullanmıştır? Bu ticarî bir sırdır ve yalnızca lav lambasının imalatçıları tarafından bilinmektedir.