Bugün ki makalemizde s harfi ile ilgili deyimleri ve anlamlarını derledik. Kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan deyimler hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Bu nedenle alfabemiz’de bulunan A’dan Z’ye kadar harf harf deyimleri ve yanında anlamı ile hazırladık. İşte Alfabemizin ilk harfi olan “S” harfi ile başlayan deyimler..
Deyimler kalıplaşmış sözlerdir, kelimelerin yerleri değiştirilemez ve aynı anlama bile gelse yerine başka bir sözcük getirilemez. Deyim, belli bir kavramı, belli bir duygu ya da durumu dile getirmek için birden çok sözcüğün bir arada, seyrek olarak da tek bir sözcüğün yan anlamında kullanılmasıyla oluşan sözdür.
Deyimler çok büyük bir oranda mecaz anlamda kullanılır ancak gerçek anlamda kullanılanlara da rastlanmaktadır. Deyimi oluşturan sözcüklerin kimileri gerçek anlamını yitirerek mecaz anlam kazanırlar. Mecazlı anlatım, söze güzellik ve akıcılık katar.Türkçe, deyimler bakımından çok zengin bir dildir. Deyimler, göz önüne kuvvetli imgeler getiren sembollü sözlerdir. Halkın dikkatli ve zeki görüşlerinden doğmuştur.
Saadet asrı : Hz. Muhammed’in yaşadığı, İslamiyetin doğduğu yüzyıl.
Saadete nail olmak : Mutluluğa ulaşmak, sevinmek.
Saat gibi çalışmak (işlemek) : Hiç ara vermeden, aksamadan, düzenli olarak çalışmak.
Saati saatine uymamak : Birinin durumu, huyu sık sık değişir olmak.
Sabah keyfi : Sabah geç kalkmak, yatakta tembel tembel uyuklamak, yatak keyfi yapmak.
Sabaha çıkmamak : Sabah olmadan ölmek.
Sabahı bulmak (etmek) : Bir sebepden dolayı sabaha kadar uyumamak, sabahlamak.
Sabahın köründe : Sabahın erken saatinde, ortalık iyice aydınlanmadan, alaca karanlıkta.
Sabrı taşmak (tükenmek) : Dayanamaz, katlanamaz bir duruma gelmek.
Sacayak olmak : Üç kişi bir araya gelip içtenlikle görüşmek, iş birliği yapmak.
Saç saça baş başa dövüşmek (gelmek) : (Daha çok kadınlar için) Birbiriyle kıyasıya dövüşmek, büyük kavga yapmak.
Saç sakal (saç) ağartmak : Bir işte uzun süre çalışmış, emek vermiş ve deneyim kazanmış olmak.
Saç sakal birbirine karışmak (saç sakala karışmak) : Dertten, sıkıntıdan ya da boş vermişlikten, saçı sakalı uzamış, düzensiz bir duruma gelmiş olmak.
Saçı başı ağarmak : Yaşlanmak.
Saçı bitmedik yetim : Doğalı çok olmamış, babası ölmüş bebek.
Saçılıp dökülmek : 1. Düşündüklerini açıklamak, içindekileri dökmek. 2. Çok masraf etmek.
Saçına başına (sakalına) bakmadan : İlerlemiş yaşına yakışmayacak şekilde.
Saçını başını (sakalını) yolmak : 1.Çok üzülmek, üzüntüsünden dövünmek. 2. Birisini çok kötü dövmek.
Saçını süpürge etmek : Özveri ile çalışıp hizmet etmek.
Saçlarını değirmende ağartmamak : 1. Deneyimli olmak. 2.Hayatını boşu boşuna geçirmemek.
DEĞER BİR SAYFAYA BAKMAK İÇİN AŞAĞIDAKİ SAYILARI TIKLAYARAK BAKABİLİRSİNİZ