“T” Harfi ile ilgili Deyimler
Tekne kazıntısı : İlerlemiş yaşta olan bir kadının, son olduğuna inanılan çocuğu.
Tel çekmek : Telgraf göndermek.
Tel kırmak : 1. Pot kırmak, suç işlemek. 2. Kaçmak.
Telef olmak : Yok olmak, mahvolmak, boşa gitmek.
Telleyip pullamak : 1. Bir şeyi özenerek süslemek. 2. Çok övmek, olduğundan başka göstermek.
Temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp koymak (önüne sürmek) : Önceden konuşulmuş olan bir konuyu, işi, bir düşünceyi ya da olayı, sık sık insanı usandıracak kadar fazla olarak ortaya sürmek, yineleyip durmak.
Temel atmak : 1. Bir işin gelişmesini sağlayacak, esasını teşkil edecek ilk işi yapmak. 2. Bir yapının temelini yapmaya başlamak.
Temel taşı : Bir şeyin, yapının en önemli, en güçlü dayanağı.
Temiz süt emmiş : Doğru, dürüst, haksızlık yapmayan, namuslu.
Temize çıkarmak : Suçlanan kişiyi suçsuz olduğu anlaşılmak.
Temize havale etmek :1. Bir işi beklenenden daha kısa zamanda bitirmek. 2. Yiyeceklerin tümünü yemek bitirmek. 3. Birini öldürmek.
Tempo tutmak : Bir ahenge uyar şekilde hareket etmek.
Temyiz etmek : Davayı Yargıtaya göndermek.
Tencere dibin kara, seninki benden kara : Kendi kusurlarını görmezden gelip, başkasının kusurlarını ortaya dökmek.
Tencere yuvarlandı (yuvarlanmış) kapağını buldu (bulmuş) : Her ikisi de kötü, değersiz, işe yaramayan kimseler, bu yönden birbirlerine uymuşlar, yakışmışlar.
Tencerede pişirip kapağında yemek : Azla yetinmesini bilmek, tutumlu olmak.
Teneke çalmak : Kötülüğünden kurtuldukları için, sevilmeyen bir kişinin ardından dedikodu yapmak, alay etmek.
Teneşir paklamak : Birisi için ölümden başka çıkar yol olmamak.
Tepe tepe kullanmak : Birini, bir şeyi, yıpranacağını düşünmeden, esirgemeden kullanmak.
Tepeden bakmak : Kendini üstün görmek, etrafındakileri küçük görmek.
Tepeden inme : 1. En üst makamdan gelen emir. 2. Ansızın gelen, etkisinden kurtulma olanağı olmayan durum.
Tepeden tırnağa kadar : Baştan aşağı, her yanı.
Tepesi atmak : Birden bire çok kızmak, öfkelenmek.
Tepesinde havan dövmek (değirmen çevirmek) : Üst katta oturan biri, alt kattakini rahatsız etmek.
Tepesinden aşağı kaynar su dökülmek : Beklenmedik bir haberi duyduğu için çok üzülmek, ne yapacağını bilemez hale gelmek.
