Müminler Yüce Allah’a gereği gibi kulluk edebilmek için ahlaklarını hep daha fazlasıyla güzelleştirmeye gayret ederler. Bunu yaparken Allah’a dua ederek yardımda bulunması gerekir. Bu konuda Hz Peygamberimizin muhteşem ve çok anlamlı bir duası vardır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bütün müslümanları kendisi gibi insanlığın selâmeti için çalışmaya ve duâ etmeye teşvik ederlerdi. Pَeygamberimiz (s.a.s.), “Ey insanlar! Dua yapmayı seviyor musunuz? diye ashabına sormuş, onlar da “evet, ey Allah’ın Elçisi!” demeleri üzerine;
Okunuşu: “Allâhümme e’ınnî ‘alâ zikrike ve şükrike ve husni ‘ıbâdetike.”
Anlamı: “Allah’ım! Seni zikretmek, nimetlerine şükretmek ve sana en güzel biçimde ibadet etmek konusunda bana yardım eyle.” diye dua etmelerini söylemiştir. (İbn Huzeyme, Dua, No:751; Hâkim, No: 1838, I, 499; İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29391)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.), mü’minlerin yüce Allah’tan üç şeyi talep etmelerini istemektedir:
-Allah’ı zikir, nimetlere şükür ve ibadetleri en güzel biçimde yapabilme.
Bu üç şeyi yapabilen Müslüman, Allah’a karşı kulluk görevini yapmış olur. İşte Peygamberimiz (s.a.s.), Müslümanlardan bu konuda Allah’tan yardım istenmesini ve bu duanın sürekli yapılmasını tavsiye etmektedir.
Buyük İslam alimi İbni Arabi Hazretleri, nefislerini Kuran ahlakına göre eğiterek Allah’a gereği gibi kulluk eden müminlerin bu durumunu şöyle anlatmıştır: İşte insan Rabbinin emirlerini ve yasaklarını öğrenince, Allah Teala’nın hakkını ifa edince ve kulluk görevini yerine getirince, kendi nefsini tanımış olur. Kendini tanıyan bir kimse, Rabbini de böylece tanımış olur. Rabbini tanıyan bir kimse ise, Rabbinin emrettiği bir şekilde Rabbine kulluk yapar. (Marifet ve Hikmet-İbni Arabi, s. 131, İz Yayıncılık, 2. Baskı, İstanbul 1997, Türkçesi: Mahmut Kanık)