Ay ve Güneş tutulması namazı sünnet-i müekkede’dir. Bu namaz iki rek’âttir. Her bir rek’âtte iki kıyâm vardır. Bu kıyâmlarda kırâat; rûkû’da da tesbîh uzatılır. Secdeler deki teşbih ise uzatılmaz. Ay tutulmasında kırâat cehren, Güneş tutulmasında ise sirren okunur. İmam, namazdan sonra bayram hutbeleri gibi iki hutbe okur. Namazdan sonra da güneş açılıncaya kadar kıbleye doğru ayakta veya cemaate karşı oturarak dua eder. Böyle bir imam bulunmazsa, bu namazı herkes, kendi evinde tek başına da kılabilir. Ay tutulma namazı ise cemaatsız kılınır.
Her türlü beşerî tedbirlerin yok olup, tesirsiz kaldığı zamanlarda Rabbimiz’den medet umup, imdat istemek en güzel ve zaruri bir ilticadır. Her iki olayı da mü’min gözüyle görmek imanın gereğidir. İnsan oğlunun gelmiş olduğu bilgi ve teknoloji düzeyi, bu tür olayların önceden biliniyor olmasını sağlayabilir. Bu bilgi olayın azametini, Allah Teâlâ’nın kudretini görmezden gelmeye sevk ederse iman açısından sıkıntılı bir noktaya gelinmiş demektir. Dua edilmeli, ahireti hatırlamaya, istiğfara yanaşılmalıdır.
Küsûf ve husûf namazı İslâm hukukçularının büyük çoğunluğuna göre müekked sünnettir. Güneş ve ay tutulmaları, küsuf ve husûf namazlarının vakitleridir. Yalnız Hanefî ve Mâlikîler husûf namazım mendûb görürler. Kur’ân’da şöyle buyurulur: “Gece, gündüz güneş ve ay, O’nun varlığını gösteren âyetlerdendir. Güneşe veya ay’a secde etmeyiniz. Bütün bunları yoktan var eden Allah’a secde ediniz”
Küsûf Namazı: Güneş tutulmasından sonra kılınan nafile bir namazdır. Yaşandığı zaman, Cumayı kıldıran imam, ezansız ve kametsiz en az iki rekat namaz kıldırır. Kıraati gizli veya açıktan olabilir.
Husuf namazı: Ay tutulmasından sonra kişinin kendi evinde tek başına kıldığı nafile bir namazdır.
Güneş ve ay tutulmalarının ne gibi muazzam kanunlar dairesinde vücuda geldiği malûmdur. Binaenaleyh mütefekkir bir insan için bu kanunları böyle muntazam ve mükemmel olarak yaratan Hâlik-ı Zü`l-Celâl`in kudret ve azametini düşünmek, O`nun izzet ve kibriyası önünde mütezellilâne secdeye kapanmak en yüksek bir vazifedir.