Namaz kılmak için abdest nasıl farz ise abdestinde alınışında bazı kuralları ve farzları vardır. Bu gün konumuz başımızın mesh etmenin hükmü konusuda olacaktır. Abdest alırken başın mesh etmenin ölçüsü ne kadardır.
Abdest kelimesi ıstılahta: “Niyet ile başlayan hususi bir ibadet olup, gasl ve meshten ibarettir.” Gasl, yüzün, kolların ve ayakların yıkanması; mesh ise başa suyun dokundurulmasıdır. Mesh, sözlükte eli bir şeyin üzerinden geçirmek demektir. İbadet hukukunda ise suyun bir vücut organına isabet etmesidir.
Mesh’te farz ve sünnet olan miktar ile mesh şekli abdestte üç azanın yıkanması emredilirken başın meshedilmesi emredilmiştir. Başın meshedilmesindeki farz oranı Alın miktarıdır. Mesh etmek, ıslak eli sürmek demektir. Başın nasiye denilen ön alanı mesh alanı sayılır. Burasının meshedilmesi eftaldir. Başın dörtte biri kadarını meshetmek esas olandır. Boyun hariç baş olan kısmın dörtte birini meshedebilirsiniz. Başın mesh edilmesi ise bir defa yapılır.
Mesh ederken üç veya daha fazla parmağı kullanmak gerekir. İki parmakla yapılan mesh caiz değildir. Sadece bir ya da iki parmakla meshetmek kâfi değildir. Daha uygun olanı sağ elin iç kısmını ıslatıp olduğu gibi başın ön kısmına dokundurmaktır. Başa giyilen sarık veya takke üzerine meshetmek geçerli değildir. Kadınlar da baş örtüleri üzerine mesh edemezler. Kadına sadece başının ön tarafına meshetmek kâfidir.
Hanefi Meshebine Göre: Başın en az dörtte birini mesh etmek gerekir.
Şafii Meshebine Göre: Başın az bir kısmını mesh etmek gerekir.
Maliki Meshebine Göre: Başın tamamını mesh etmek, gerekir.
Hanbelî mezhebine göre: Başın tamamını mesh etmek [Kulaklar başa dâhildir],
Rahmân ve Rahîm olan Allâh’ın ismiyle… Hamd, -âlemlerin Rabbi olan- Allâh’a mahsustur. O’na hamd eder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve amellerimizin kötülüğünden O’na sığınırız. O’nun hidâyete erdirdiğini hiç kimse saptıramaz, saptırdığını ise hiç kimse hidâyete erdiremez. Şehâdet ederim ki, Allâh’tan başka ibâdete lâyık hiçbir ilâh yoktur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed sallallâhu aleyhi ve sellem O’nun kulu ve Rasûlüdür…