Cuma günü öğleye doğru cuma saati veya vaktin’de alışveriş yapmak caiz mi diye bir soru sorulmaktadır. Öncelikle Cuma namazı cuma günü öğlen kılınan 2 rekat farz olan namazdır.
Cuma günü, Müslümanlar için çok önemli bir gündür. Bu günde Müslümanlar camide toplanıp birlikte Cuma namazını kılarlar. Cuma namazı aslında iki rek`atır. Öğle namazı vaktinde cemaatle kılınır. Tek başına kılınmaz. Bu nedenle cuma ezanı okunurken alış veriş yapmak caiz değildir. Kendisine cuma namazı farz olan birinin, cuma ezanı okunduktan sonra ticaret yapması caiz değildir. Namaz kılmak, farz olan kimselere Cuma saati içinde her türlü dünyevi işlerde bulunması mekruhtur. Bir çok alime göre Cuma saatinde yapılan bütün işler haramdır.
Bazılarına göre mekruh olması “Cuma ezanı okunurken alış-verişi bırakın, Allah`ın zikrine kosun”(Cuma, 62/9) ayetinden kaynaklanmaktadır. Yani burada Allah`ın bir emri vardır ve bu emri yerine getirmek vâciptir. Alış-verişi bırakmayan, vâcibi terketmiş, yani haram işlemiş olur.
Burada birinci ezana itibar edilir. Ezan-ı Muhammedi okunurken, cumadan geri kalmamak şartıyla alış veriş Şâfiîlerce caizdir. Hanefîlere göre ilk ezan okunur okunmaz alış verişi bırakıp camiye gitmelidir. Giderken yolda geri kalmamak şartı ile alış veriş yapılabilir ama dükkânda yapılamaz. Ancak akit yapılmışsa o akid bâtıl değildir, geçerlidir.
Alış veriş ve benzeri icare, sulh, sanat ve başka işlerle meşgul olup cuma namazından geri kalmak Hanefîlere göre tahrimen mekruh, onların dışındaki cumhura göre ise haramdır. Bu haramlık cumhura göre, hatibin önünde ezan okumaya başlandığı zamana mahsustur. Çünkü bu durumda cuma namazına gitmekten alıkonma söz konusudur. Nitekim Allah teâlâ bu hususta şöyle buyuruyor: “Cuma günü namaz için çağrıda bulunulduğu ,ezan okunduğu zaman, Allah’ı zikretmeye koşun, alış verişi bırakın.” Bu vakitte alış verişin haramlığı hakkında nas bulunmaktadır. Alış veriş dışındaki meşguliyetler de ona kıyas edilir, ister akit olsun ister olmasın, fark etmez. Çünkü bu sayılanların hepsi elde edilmesi istenen gayeyi gerçekleştirmeye, yani cuma namazının eda edilmesine engel olur. ( ed-Dürrü’l-Muhtâr, I, 770; el-Bedâyi’,I, 270; Bidâyetü’l-Müctehid, 1,160, II, 167; el-Kavânînü’l-Fıkhiyye, 31; el-Mühezzeb, I, 110; HâşiyetudDüssükî, I, 386; Muğnil-Muhtâc, I, 25 vd.)