Eşim İslâm’a inanıyor. Fakat İslâm’ı yaşamıyor. Namaz kılmadığı gibi tesettüre de riayet etmiyor. Bunun için ızdırap içerisindeyim. Birçok defa onu boşamak istiyorum. Sonra masum yavrularımızı hatırlayıp vazgeçiyorum. Eşim İslâm’ı yaşamadığı için onu boşamam gerekir mi?
Madem İslâmî seven ve İslâm’ı yaşayan bir kimsesin, hayat-ı zevciyyeye atlamak istediğin zaman müslüman ve saliha bir kadın arayıp onunla evlenmek lâzımdı. Bunu zamanında yapmadığın için Allah’ın indinde mesul olabilirsin. Şimdi senin görevin İslâm’ın güzel prensip ve yüce gayesini münasip bir dille müslüman fakat âsi eşine anlatıp nasihat etmen ve ehli tarafından yazılmış kitapları kendisine okuman, okutman ve iyi hatibleri dinletmendir.
Bunu yaptığın halde bir türlü yola gelmezse, ebedî hayatını kurtarmak gayesiyle kendisine karşı biraz sert davranmak, bununla da yola gelmezse geçici olarak ondan uzak kalmaktır.
Bununla da yola gelmezse vazifen sona ermiş olur. Artık vebal kendisine aittir. Böyle bir kadını boşaman icab etmez. Özellikle yuva kurup çocuk sahibi olduktan sonra boşamağa baş vurmak çok acıdır.
İslâm dininde iyi olmazsa da hıristiyan ve yahudi bir kadınla evlenmek caiz olduğuna göre fâsike bir müslüman ile evlenmek elbette caiz olacaktır. Fâsike bir kadm yahudi ve hıristiyan bir kadından çok üstündür.