Erkekler evleneceği kızda ne arar? Erkekler evleneceği kızın nasıl olmasını ister ? Erkeklerin evleneceği bayandan beklentileri nelerdir? Tüm bunları hadis ışığında derğerlendirelim inşaallah..
Her şeyden önce, evlilikte esas maksat hayırlı bir neslin vücuda gelmesidir. Erkek evlat evlendirilirken eş olarak seçilecek olan kız, gayet terbiyeli, ahlaklı, sima itibariyle güzel, elinden her türlü iş gelen, çocuğunu terbiye edebilecek ve güzel yetiştirecek bir kız olmalıdır. İslam evliliğin uzun ömürlü olması için eş seçiminde gerekli titizliğin gösterilmesini ister. Bu konuda da özellikle “dindar” ve “ahlaklı oluş”a dikkat
çeker. Aile yuvasının ileride bozulmaması için eşler arasındaki denklik büyük ehemmiyet arz etmektedir. Bu hususa dikkatimizi çeken Peygamberimiz (a.s.m.) mü’minlere şu tavsiyede bulunur:
Resûlullah (s.a.v.) bir hadislerinde şöyle buyurmuşlardır: Bir kadın dört şey için nikah edilir:
1-Malı için
2-Güzelliği için
3-Asaleti için
4-Dindarlığı için.”
Resûl-i Ekrem (aleyhissalâtü vesselam) şöyle buyurur: “Kadın, dört şey için nikâh edilir: Malı, asaleti, güzelliği ve dindarlığı için. Sen dindar olanı ele geçirmeye bak!“ (Tecrîd-i Sarih Tere, 11/264 vd,; Sahîh-i Müslim Terç., 7/405).
Kadının diğer vasıfları yanında, bilhassa dinî cihetine ağırlık verilmesi bir Peygamber tavsiyesidir. Dolayısıyla, Müslümanın da göz önüne alması gereken en hayatî noktadır.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: “Kadınlarla sadece güzelliği için evlenmeyin, çünkü güzelliğinin o kadını helak etmesi mümkündür. Kadınlarla sadece zenginliği sebebiyle de evlenmeyin, zira mallar onları azıtabilir. Ancak dindarlıklarından dolayı evlenin. Zayıf, esmer de olsa dindar bir cariye (dini zayıf güzel bir cariyeden) daha üstündür.” “Kadınların hayırlısı, kocası yüzüne baktığı zaman onu sevindiren, bir şeyi emrettiği zaman itaat eden, ayrıldığı zaman da malını ve namusunu koruyandır.”
Kocasına İslâmî hizmetlerde destek olan hanımı, Peygamberimiz, dünya servetinin en mühimlerinden birisi saymıştır.
Bu noktadan sık sık ikazlarda bulunan Peygamberimiz şu sözlerinde daha da dikkatli davranılmasını istemektedir:
“Kadınları [sırf] güzellikleri için nikâhlamayınız, Çünkü onların güzellikleri onları tehlikeye atabilir. [Sadece] malları için de nikâhlamayınız. Çünkü mallan onları azdırabilir. Dindar olanını nikâhlayın. Şüphesiz, burnunun bir kısmı kesik, kulağı delik ve teni siyah dindar bir cariye, dindar olmayan bir kadından efdaldir.”
Her iki taraf dindarlık cihetini nazara aldıktan sonra,tabiî olarak, diğer yönlere de ehemmiyetine göre yer verir. Kadında aranan başka bir vasıf da iyi huylu ve temiz ahlâklı olmasıdır. Zaten dinî hayatına dikkat eden kadınların ekserisi, İslâm ahlâkını yaşamaya çalışacaktır.
İslâm âlimleri, hayırlı ve faziletli bir namzetin fakirliğinin karı-koca arasındaki denklige mâni ve nikâha zarar veren bir durum olmadığını açıklamaktadırlar. O hâlde, eşler arasında karşılıklı rıza olduktan sonra zenginlik ve fakirlik noktasındaki bir dengesizlik evliliğe ciddî bir engel teşkil etmez.