Güler yüz, tatlı dil, güzel muamele … Bu üçlü, gönüle girmenin yolu ve ruha sevilmenin sebebidir. Bu yüzden güler yüzlü, yumuşak sözlü ve güzel ahlâklı insanlar, toplum içinde sıcak ve yakın bir ilgiye mazhar olurlar ve her zaman sevilirler. Böyle kimselerin kalbi ilâhî rahmetin tecelligâhı olur.
“Sîzler, mallarınızla insanları hoşnut edip gönüllerini alamazsınız; ancak onları güler yüz ve güzel ahlâkınız ile hoşnut edebilirsiniz.’’’137
Erkek Güler Yüzlü ve Tatlı Dilli Olmalıdır:
Aile reisi durumunda olan erkek gerek ailesine karşı ve gerekse diğer mü’min kardeşlerine karşı her nerede olursa olsun daima güler yüzlü ve tatlı dilli olmalıdır. Onlara karşı güzel muamele etmeli, selam vermeli ve musafaha etmek suretiyle sevgi ve muhabbetini izhar etmelidir.
Erkeğin evinde otoritesini bozmamak, edebini ve terbiyesini korumak suretiyle güler yüzlü davranıp çocuklarını sevindirmesi, sabah ise giderken bir ihtiyaçlarının bulunup bulunmadığını sorması, akşam eve dönünce de aynı şekilde nasıl olduklarını sorması, ailede sevgi ve muhabbet bağlarını kuvvetlendireceği gibi, saadet, selamet, bereket ve yardımlaşmanın yollarını açar. Ayrıca bu hareketiyle Resûlullah’m sünnetine tabi olmuş olur.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: “Erkek karısına ve kadın da kocasına sevgi ve muhabbetle baktığı zaman Allah da onların her ikisine rahmet nazarıyla bakar. Erkek kadının elini tuttuğu zaman ise her ikisinin günahları parmaklarının arasından dökülür.”
137 Hâkim, el-Müstedrek, 1/124; Ebû Ya‘lâ, Müsned, nr. 6550; Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, 8/22; Taberânî, Mekârimü’l-Ahlâk, nr. 18; Beyhakî, Şuabü’l-İmân, nr. 8054; İbn Ebü’d-Dünyâ, İstinâu’l-Ma’rûf, nr. 42.