Dinimizin en önemli ve namaz vakitleri veya namaza davet için camide okunan ezan duası fazileti ve sevabı oldukça çoktur. Bu nedenle ezan duasını Arapça ve Türkçe okunuşları yanında anlamınıda derledik. Ezanın bitiminden sonra Hz. Peygamber’in (S.a.v.) öğrettiği ve şefaatine vesile olacağını haber verdiği dua okunur.
Müslümanlara, günde beş kez, belli bir yerde namaz kılmaları ve namaz için toplanma vaktinin geldiğini ilân etmek, namaz için yapılan çağrı. Arapça bir kelime olan ezan; bildirmek, ilân etmek demektir. Evet; ezan okunurken, kainatta en büyük hakikat konuşurken, herkes susmalı, her şey durmalı, herkes ve her şey tekbir ve şehadetlerle dolmalıdır. Bütün hamdler senalar sadece O’nadır, Tek “Bir”le beraber olmalıdır. Kur’ân okuyan bile okumasını kesip ezanı dinlemelidir. Selam veren selamı vermemeli, namaza durmak isteyen dahi, namaza kalkmamalıdır. Zira ezan, selamdır. Ezan duâdır. Ezan duâ ânıdır. Mü’min buna katılmalıdır. Ezan dikkattir, dikkat ânıdır. Herkes dikkatle onu takip etmelidir. Zira ezan, duâlara mutlaka cevap verildiği ganimet zamanıdır. Af için fırsat ânıdır. Mümin dikkat eder, takib ederse, sükût murakabesine dalar, gönlünün diliyle yalvarırsa kazanır.
Ezanın Sözleri ve Türkçe Anlamı
“Allâh-ü Ekber” (Allah en büyüktür) (4 kere),
“Eşhedü en lâ ilâhe İllAllah” (Şahitlik ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur) (2 kere),
“Eşhedü enne Muhammeden Rasûlullah” (Şahitlik ederim ki Muhammed Allah’ın elçisidir) (2 kere),
“Hayye ale’s-salâh” (Haydi namaza) (2 kere),
“Hayye ale’l-felâh” (Haydi kurtuluşa) (2 kere),
“As-salatu hayrun mine’n nevm” (Namaz uykudan hayırlıdır) (2 kere), (Sadece sabah ezanında),
“Allâh-ü Ekber” (Allah en büyüktür) (2 kere),
“Lâ ilâhe İllAllah” (Allah’tan başka ilâh yoktur) (1 kere).
(Hayye alâ)lan duyunca bunları söylemeyip, (lâ havle velâ kuvvete illâ billâh) der. Ezandan sonra salevât getirilir. Sonra ezan duâsı okunur. İkinci (Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah) söyleyince, iki baş parmağının tırnaklarını öptükten sonra, iki göz üzerine sürmek müstehabdır.
Câbir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kim ezanı işittiği zaman şu duayı okursa, kıyamet gününde o kimseye şefâatim vâcip olur: ‘Allahumme rabbe hâzihî’d-da’veti’t-tâmmeh ve’s-salâti’l kâimeh, âti Muhammeden’il vesîlete ve’l-fadîlete ve’b’ashu mekamen Mahmûden ellezi veadteh.'” [Buhârî, Ezân 8, Tefsîru sûre(17), 11. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 37; Tirmizî, Mevâkît 43; Nesâî, Ezân 38; İbni Mâce, Ezân 4]
Başka bir hadîs-i şerifte de Resûlullah bir hadîs-i şerî-finde, “Her kim ezan sesi işittiği zaman, müezzin ile beraber hafifçe okusa, her harfine bin sevap verilir, bin günahı mahvolur.” buyurdu.
Eyyüb Hâlid bin Zeyd câmi’inin müezzinleri her namazdan sonra şu duâyı okurlardı: “Rabbenâ amennâ bi mâ enzelte vetteba’ nerresûle fektübnâ ma’aşşâhidîn.”
Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: “Ey benim ümmetim. Ezan bitince şu duâyı da okuyunuz.” buyurmuştur:
TÜRKÇE OKUNUŞU : “Allahümme rabbe hâzihid-dâvetittâmmeti ves-salâtil-kâimeti âti Muhammedenil-vesîlete vel fadîlete ved-dereceter-refîate veb’ashü mekâmen mahmûdenillezî ve’adtehü inneke lâ tuhlifül-mîâd. Lâ havle velâ kuvvete illâ billahil’aliyyil’azîm.” (39)