Gabn-ı fahiş, değer biçenlerin tahmin ettikleri değerden fazla bir fiyatla satılan bir şeyin üzerine icra edilen akdin meydana getirdiği fahiş ziyandır. Fâhiş kelimesi, fuhuş mastarından ism-i fâil olup, kök anlamı; söz veya işin çok çirkin olması, haddi ve ölçüyü asmak, yüz kızartıcı iş yapmak demektir. Gabn; aldatmak, eksiltmek anlamındadır.
Gabn, “gabn-i fâhiş” ve “gabn-i yesîr” olmak üzere iki çeşittir. En genel anlamda, gabn-i fâhiş “normalden fazla aldanmayı”, gabn-i yesîr de
Meselâ bir şeyin değeri dokuz, onbin arasında olursa bunlardan birisi aşılıp meselâ onüçbin ile satılırsa gabn-ı fâhiş meydana gelir. Bu takdirde böyle bir akid feshedilebi-lir. Yani müşteri muhayyerdir. İsterse fesheder, isterse de ziyana katlanır (el-Fetavâ el-Hayriyye, c. 1, s. 232)
Hanefi ekolünde, en genel tarifiyle gabn-i fâhiş; “herhangi bir malı, o malın fiyatı hakkında, bilirkişilerin tesbit ettiği tahmini fiyattan oldukça fazla bir fiyatla satma ya da satın alma durumu”; gabn-i yesîr ise, “bir malı, bilirkişilerin tahmin sınırları içerisinde kalan bir fiyatla satma ya da satın alma durumudur.” Meselâ; bir mal yüz lira üzerinden satın alınmış, daha sonra, bilirkişilerin görüşüne başvurulmuş, bilirkişilerin bir kısmı sözkonusu malın değeri hakkında, bu mal ancak altmış lira eder; bir kısmı, elli lira eder; diğer bir kısmı ise, bu mal ancak yetmiş lira eder derse bu durumda, o malın yüz liraya alınması durumunda gabn-i fâhiş sözkonusu olur.
Şâfiî ekolünde ise, gabn-i fâhiş; bir malın, kendine denk bir malın fiyatından (semen-i misil) daha fazla bir fiyata satın alınması durumunda sözkonusu olur. Bir malın aynısı veya yakın benzeri piyasada yüz liraya satılıyorsa, o malı yüzyirmi liraya satın almak gabn-i fâhiştir.
Mâlikî ekolünde de, gabn-i fâhişin ölçüsü, genelde aldanmanın, malın değerinin üçte biri nisbetinde veya bundan daha fazla olması olarak tesbit etmiştir (İbn Cüzey, el-Kavânînu`l-Fıkhiyye, Beyrut (t.y.), s. 177.)