Allah hakkı ve kul hakkı olmak üzere iki çeşittir :
Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. (Zariyat, 51/56).
Kul, İnsan köle, abd. Allah’a tam bir teslimiyetle boyun eğen, emir ve yasaklarına titizlikle uyan, isyandan kaçınan insanı belirtir. Kulluk insanın varoluş nedenidir. Çünkü Allah insanları ve cinleri kendisine kulluk etmeleri için yaratmıştır Allah’a kulluğun seçilmesi, onun dışındaki tüm varlıklara karşı yapılan bir özgürlük ilanıdır. Bu nedenle kulluk insanı köleleştiren, güç ve yeteneklerini sınırlayan bir nitelik değil, onu diğer tüm varlıkların üstüne çıkaran, onlardan bağımsız kılan bir niteliktir.
Kelime olarak hak; uyum, uygunluk, doğruluk, adalet, hikmet, var olma, tahakkuk, vukû, bâtılın zıddı, gerçek, emek, ücret, pay, kısmet, kazanç, hisse… anlamlarına gelir. (Râgıb İsfahânî, el-Müfredât, “hakk”; İbn Manzûr, Lisânu’l-Arab, “hakk”)
Konumuzu ilgilendiren yönüyle Kuran’da, hadislerde ve diğer İslami kaynaklarda hak kelimesi; korunması, gözetilmesi ya da sahibine ödenmesi gerekli olan maddi ve manevi imkan pay eşya ve menfaatler; görev sorumluluk borç gibi anlamlarda da kullanılmıştır. (TDV İslam Ans. Hak Maddesi)
Kul Hakkı Ne Demektir?
Görev ve sorumluluklarımız “Allah hakkı ve kul hakkı” diye iki temel grupta ifade edilmiştir.
Allah’a kulluk görevlerimiz içerisinde yer olan bir diğer hak da kul hakkıdır.