Kimler oruç tutmayabilirler? Hangi hallerde Ramazan Ayında oruç tutulmayabilir? Ramazan orucu hakkında bilinmesi gerekenler.
Hangi hallerde oruç tutulmayabilir?
Allah’ın yapılmasını istediği şeylerde kullar için çok büyük faydalar, yasakladığı şeylerde ise büyük zararlar bulunduğu inkar edilemez bir gerçektir. Bunlardan bir taneside ramazan ayında tutulan oruçlardır. Dinimizde oruç tutmak farzdır. Akıllı, ergenlik çağına ulaşmış ve oruç tutmasına engel bir mazereti olmayan her Müslümanın Ramazan orucunu tutması farzdır. İslam dini, kişileri, güçleri nispetinde sorumlu tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıyayol açan durumlarda kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir.
İslam dini, insanları güçleri nispetinde yükümlü tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıya sebep olan durumlarda kolaylaştırıcı bazı hükümler getirmiştir. Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır.Şu sebeplerden dolayı oruç tutulmayabilir veya başlanmış oruç aynı sebeplerden dolayı bozulabilir. Bu sebeplerden dolayı tutulamayan veya bozulan oruçların sebeplerinin ortadan kalkmasıyla kazası lazım gelir. Bu sebepler, seferilik, hastalık, düşman ile savaş, ikrah hali, şiddetli açlık ve susuzluk, gebelik, sütannelik, hayız ve nifaz hali, yaşlılık.
1. Yolcu: Yolcu olan kişiler isterlerse oruçlarını daha sonra kaza etmek şartıyla oruç tutmamalarına izin vermiştir.
2. Hastalık: oruç tuttu zaman hastalığının artmasından yada uzamasından endişe eden kimse ile oruç tutmada zorlanan kişiler oruçlarını daha sonra tutabilecekleri günlerde kaza ederler. Uzman bir hekim tarafından oruç tuttuğu takdirde hasta olacağı belirtilen kişi de bu kapsama girmektedirler.
3. Hamilelik ve çocuk emzirme: Oruc hamile kadınlara veya çocuklarına zarar verdiği durumlarda tutmaya bilirler. Emzikli kadınlar da sütlerinin kesilmesi ve çocuklarına zarar vereceği durumlarda oruç tutmayabilirler. Efendimiz budumdaki kadınlara müsade etmiştir. (Nesai, Sıyam, 50-51).
4. Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak: oruç tuttuğu zaman sağlığına bir zarar gelmesinden korkan kimse ramazan ayından sonra uygun bir günde kaza edebilir. Bir zorunluluk olarak ağır bir işte çalışmak zorunda olan kişiler, sağlıklarına zarar/risk gelecekse oruçlarını uygun bir zamanda tutarlar.
5. Yaşlılık: Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler oruç yerine fidye verirler. İyileşme umudu olmayan hastalarda bu hükme tabidir. Bunun delili Bakara suresinin 184. ayetidir.
Kur’an-ı Kerim’de, “Oruç tutmaya güç yetiremeyenler, bir fakir doyumu kadar fidye öder.” (Bakara, 2/184) buyurulmaktadır. Bir fidye miktarı, bir sadaka-i fıtır miktarıdır. Sadaka-i fıtır ise bir kişiyi bir gün için doyuracak yiyecek veya bunun para olarak karşılığıdır. Fidye vermek durumunda olan fakat buna maddi imkânı el vermeyen kimse Allah’tan af diler. Günler uzun olduğu için oruç tutamayan hasta ya da yaşlılar, kısa günlerde oruç tutabilirlerse tutamadıkları orucu kısa günlerde kaza etmeleri gerekir. Bu durumda olan kimselerin vermiş oldukları fidyeler sadaka sayılır. Oruç fidyeleri, Ramazan ayının sonunda toptan verilebileceği gibi, Ramazan ayı içinde günlük olarak veya Ramazan ayı başında da verilebilir.