Bir köy harabe olur, sahibi kim olduğu bilinmezse devlet istediği kimseye verebilir mi?
Bir köy harabe olur, tarla, bağ ve bahçe sahiplerinin kim olduğu kesin olarak bilinmezse devlet onları istediği kimseye verebilir. Alan da Allah indinde mes’ul değildir.
İmâm Subki şöyle diyor: “Herhangi bir şeyin sahibi bilinmez ve ilerde de onu tanımak mümkün olmazsa o beytülmale (hâzineye) aittir. Devlet, maslahata binaen istediği kimseye verebilir”.
Bulunan şeylerle, selin, ırmağın getirdiği ve sokağa atılan şeylerin hükmü farklıdır.
Bulunan şeyler, genel olarak kıymetli şeylerdir. Sahibi onu atmamış, kaybetmiştir. Bulunup, sahibi bilinmeyen mala Lukata denir. Sahibine vereceğinden emin olanın, korumak için alması sünnettir. Orada kalınca zarar gelecekse, helak olacaksa alması farz olur. Varsa, iki şahit yanında “Arayan olursa bana gönderin” der. Kalabalık bir yerde tarif ederek sahibini arar.
Sahibi çıkıncaya veya durmakla bozuluncaya kadar saklarken helak olursa ödemez. Sahibi çıkmayacağını veya bozulacağını anlarsa, artık aramaz. Bulan zenginse, bir fakire sadaka olarak verir. Yahut fakir olan ana-babasına, evladına veya hanımına bu malları sadaka olarak verir. Şayet bunlar, aldığı şeyleri kendine hediye ederse, kendi de kullanabilir. Sahibi sonradan çıkarsa, bunları kendi öder veya alan fakire ödettirir.
Selin getirdiği meyve, ağaç ve dallar ise bundan farklıdır. Irmağın, selin getirdiği tahta parçalarını, ağaçları, dalları, meyveleri, zengin de olsa herkesin alması, toplaması caiz olur.