İzzet’te Şeref’te Allah’tandır. “İzzet”in kelime anlamı, insanın mağlubiyetine engel olan üstünlükler demektir. Bu da onun hakkında üstünlük, şeref ve haysiyet, kuvvet ve güç sahibi olmayı ifade eder. Kur’an, “İzzet Allah’ın Resulunun ve müminlerindir” (el-Münâfikûn, 63/8) buyurur. Bu, Allah’ın kendilerini izzetli, Hz. Peygamber ve müminleri zelil gören münâfıklara cevabıdır. Buna göre gerçek müminler izzet, üstünlük ve şeref sahibidirler.
Peygamber ve müminler de Allah’ın (c.c.) emrine itaat ettikleri için, O’nun yanında üstünlük ve şeref kazanırlar, İslâmı yaşadıkları için de ‘izzet-üstünlük’ elde etme imkanına kavuşurlar. Allah’ın değer vermediği kula, insanların değer vermesi mezar kapısına kadar geçerlidir. Bunun için Allah dilediğini üstün ve dilediğini zelil kılar. Ölçü O’nun elinde değer O’nun kudretindedir. Kim ki Allah’tan hem dünyada ve hem de âhirette değer isterse şu yukardaki âyetleri okusun ve Rabbine sığınsın.
TÜRKÇE OKUNUŞU : Kulillâhumme mâlikel mulki tû’til mulke men teşâu ve tenziul mulke mimmen teşâ’(teşâu), ve tuizzu men teşâu ve tuzillu men teşâ’(teşâu, bi yedikel hayr(hayru), inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).
ANLAMI : Ey mülkün sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin. Dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin.”
Âl-i İmrân Suresi – 26 . Ayeti