Kaçakçılık yapmak ve kaçak malı satın almak caiz midir?
Her insanın vatandaşı olduğu ilkeye karşı yerine getirmekle yükümlü olduğu görevleri vardır, vergi de bunlardan birisidir. Kanuna aykırı davranıp haksız rekabette bulunmak, vergi kaçırarak devleti zarara uğratmak kamu hakkına tecavüz etmektir.
İnsana gelen kazanç iki yoldan gelir; ya helâldir, ya da da haram. Kaçak bir malı satın almak her şeyden önce yasal değildir. Böyle yapmakla hem kendinizi hem de başkalarını kötü duruma sokmuş oluyorsunuz. Bu itibarla vergisini vermeden kaçak yollarla mal alıp satılması, ticaret yapılması caiz olmaz. Kaçakçılık yapmak yâni dış memleketlere kaçak eşya götürüp getirmek, birkaç yönden sakıncalıdır.
Bir Müslümanın en önemli özelliği doğru, dürüst ve güvenilir olmasıdır. Doğruluk, dürüstlük ve güvenilirlik hiçbir dünya menfaati karşılığında feda edilemez. Bu sebeple herhangi bir ülkeye izinsiz olarak kaçak yollardan mal sokmak suretiyle vergi ödemeden haksız kazanç sağlamak helal de d ir. Kaçak yollarla getirilen malı tın alan kişi ise, onların yaptığı gc meşru bir işe destek olduğunda mesul olur.
Kaçakçılık yapmak yâni dış memleketlere kaçak eşya götürüp getirmek, birkaç yönden sakıncalıdır.
1— Kaçakçılıkla uğraşan kimsenin işini yürütebilmesi için ilgililere rüşvet vermeye mecbur kalacağına hiç şüphe yoktur. Rüşvet ise haramdır. Veren de mel’ûn, alan da mel’ûndur.
2— Kaçakçılıkla uğraşan kimsenin mal ve canı tehlikededir. 1950’lerden evvel ve sonra doğu ve güneydoğu hudut illerinde on-binlerce vatandaş kaçakçılık uğrunda büyük servetlerini verdikleri gibi, Suriye, Irak ve İran hudutlarında canlarını da verdiler. Nice cenazeler de mayın tarlalarında havaya uçtu. Servetlerin heder olmaması için kumarı yasaklayan din, elbette daha beter olan kaçakçılığı da yasaklayacaktır.
3— Kaçakçılık müslümanlara büyük zarar veriyor, malını, parasını taşraya sevk ettiriyor. Binaenaleyh, kaçakçılık yapmak caiz olmadığı gibi kaçak malı satın almak da doğru değildir. Ancak satış batıldır da denilemez.