Erkek, Kadının Akrabalarını Ziyaretine izin Vermelidir:
İslamın emrettiği şekilde kapanmak şartıyla erkek karısının anne babası gibi yakın akrabalarını ziyaret etmesine izin vermelidir. Erkek, ev bark sahibi olduğu için anne-babasını ihmal edemediği gibi, kadın da kocasının izin vermediğini ileri sürerek anne-babasını ziyaretten uzak kalamaz. Kadın, anne babasını ziyaret edecek olursa, öncelikle kocasından izin istemelidir. Bu izin ne zaman gideceği, orada ne kadar kalacağı konusundadır.
Nisâ Suresi 1. Ayet Meali : Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan; ikisinden birçok erkek ve kadın (meydana getirip) yayan Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kendisi adına birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah’a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. Şüphesiz Allah, üzerinizde bir gözetleyicidir.
Yüce Allah (c.c.) Kur’an’da Allah’a ibadet ve anne baba sevgisinden sonra akraba hısım sevgisini öğütlemektir. Bu hususta zikredilen ayet ve hadislerin sayısı pek çoktur. Akrabalara yapılacak ziyaretler önemine göre değişir ki, bunlar haftada, ayda, senede bir veya senede iki defa olur. Evvela anne, baba, hala, teyze, dayı, abi, abla gibi kendisiyle nikahı haram olanlar ziyaret edilir.
Akrabalarla olan yakınlık ve ilişkinin kesilmesine kat’i rahim yani akrabalığı ve yakınlığı kesmek adı verilirki, bu dinimizde zemmolunan ve büyük günah olan fiillerdendir.Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Rahim, Ramazandan gelir. Allah (c.c.) şöyle buyuruyor: Anne, baba ve yakın akrabasına ihsan edenin muradını veririm. Anne, baba ve yakın akrabasıyla alakasını kesenden de nimetlerimi keserim.
“Sıla-i Rahmi kesmek ve anne babaya asi olmak büyük günahlardandır.”
“Sevabına en çabuk olarak erişecek hayır, iyilik etmek ve sıla-i rahim yapmaktır. Cezası en çabuk görülen kötülükler ise zulmetmek ve akraba ile olan alakayı (sıla-i rahmi) kesmektir.”
“Her hafta Perşembeyi Cumaya bağlayan gece insanoğlunun amelleri Allah’a arz olunur. Ancak sıla-i rahim etmeyenin ameli kabul olmaz.”
“(Akrabalarını) zaman zaman ziyarete git ki, sevgin artsın.”
Ziyaretler sık sık yapılıp, akrabalara bıkkınlık verecek şekilde olmamalıdır. Çünkü ne kadar da olsa misafirliğin de ev sahibine yüklediği bazı külfetleri vardır.
“Onlar ki Allah’ın gözetilmesini emrettiği hakları gözetirler (akrabalık bağlarını devam ettirirler ve iyilikte bulunurlar); Rablerine saygı beslerler ve kötü hesaptan korkarlar…”
“Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak (Allah yolunda) harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır.”
“(O yurt) Adn cennetleridir; oraya babalarından, eşlerinden ve çocuklarından sâlih olanlarla beraber girecekler, melekler de her kapıdan onların yanına varacaklardır.”
“(Melekler:) Sabrettiğinize karşılık size selam olsun! Dünya yurdunun sonu (cennet) ne güzeldir! (derler).”
“Fakat Allah’ın tevhit akidesini kabullendikten sonra onu bozanlar ve Allah’ın bağlanmasını emrettiği bağları koparanlar (akrabalık bağlarını kesenler) ve yeryüzünü fesada verenler var ya; işte bunlar, lânet onlara ve yurdun kötüsü cehennem de onlara.” (Ra’d, 13/21-25).
