Bir çok kadınlar için İstenmeyen kıllar sıklıkla çözüm aradığı sorunlardır. Lakin her dönem olduğu gibi bu dönemde bazen Kadın kaş, bıyık veya vücudun herhangi bir yerinden tüy yada kıl aldırabilir mi meseleleri oluyor. Öncelikle her neyi yapıyorsak dinimize ayrı olmayacak şekilde yapmamız lazım. Çünkü İslam dinimizde çözülmeyecek bir konu yoktur.
Bazen işaret edilmedikçe, farkına bile varılamayan incecik bıyık tüyleri, birkaç adet uzamış sakal kılları dahi bir bayanın özgüvenini sarsabilir. Kadına nisbetle yüz, güzelliğin aynası ve odak noktasıdır. Kadınlar açısından dikkat edilmesi gereken bir hususu hatırlatmakta fayda mülahaza ediyoruz. Daha önceden kaşlarını alıp da bundan vazgeçen bir bayan, kaşlarının ince haline alıştığından dolayı, yeni çıkan kaşlarını fazladan çıkıyor görebilir. Evvela buna dikkat etmek gerekir. Kadınlar bacaklarındaki kıl ve tüyleri sağlığa zararlı olmayan herhangi bir yöntemle alabilirler. Özellikle evli olan bayanların bu temizliğe dikkat etmeleri son derece önemlidir. Kadını çirkinleştiren yüzdeki tüyler alınır.
Erkeklerde görülen sakal, bıyık gibi şeyle rin kadınlarda görülmesi halinde; alınması, caizdir.
Hanımların kendilerini çirkinlikten kurtaran usullere başvurmaları yasak değildir. Hatta gereklidir de. Ancak dikkat, edilecek husus şudur:
– Hanım kim için süslenecek, kime kendini cazip gösterecek? Yani kim için böyle bir görünüş güzelliğini geliştirmeye çalışacak?
Beyi içinse mesele yoktur. Bir hanımın beyi için süslenip kendisini cazip hale getirmesi kitaplarımızın tavsiye ettiği bir tedbirdir. Çünkü nâmahremden anlamayan nice kadınlar kendilerini herkese cazip göstermekte; dindarını da dindar olmayanını da fitne seline atar durum arz etmektedir.
İşte böyle bir vasatta hanımın kendini cazip hale getirmesi ve beyinin dikkatini sokaktan çekip kendine bağlamasından daha makul bir şey düşünülemez. Hem beyi, hem de kendisi için faydalıdır bu.
Mahzurlu olan hal, kadının kendisini kocasından başkasına cazip gösterir hale getirmesi, nikâhlısının dışındaki erkeklere karşı çekici duruma girmeye çabalamasıdır.
Zaten her türlü fitne de buradan meydana gelmektedir.
Kendisini kocasmm dışındaki erkeklerin dikkatini çekmek için süsleyen kadınlan, Efendimiz şiddetle uyarmış.
– Benden sonra erkekler için en yıkıcı fitne (kendini nikâhlısından başkası için süsleyen) kadın tahrikidir, buyurmuştur…Bu konuya niçin mi girdim? Bir okuyucumun sualinden dolayı. Yeni evlenmiş olan bey, dinlediği bir konuşmadan sonra bize şu suali sorma ihtiyacı duymuş:
– Hanımlar yüzlerindeki tüyleri alamazlar mı? Dindar hanıma bu konuda izin yok mu? Dinlediğim bir konuşmada buna izin olmayacağı intibaını aldım. Çok da üzüldüm. Çünkü yeni evli biri olarak buna ihtiyacımız vardı. Bunu yasaklayan hadis var deyince zor durumda kaldık doğrusu. Demek dindar hanım, kendisini beyine cazip hale getiremez.
Fıkıh kitaplarına baktığımızda şu hükmü görmekteyiz:
– Kadını çirkinleştiren yüzdeki tüyler alınır. Erkeklerde görülen sakal, bıyık gibi şeylerin kadınlarda görülmesi halinde; alınması câizdir.
“İbn-i Âbidin, sakal ve bıyığın kadında fıtrat olmadığım, bu sebeple (eğer çıkarsa) kesilmesinin (müstehab) olacağmı beyan etmiştir!
Bu kılları gidermenin en uygun yolu tıraş olmak değil, ağda, pudra veya benzeri tıbbî şeylerle yolmaktır.” ( Kadın İlmihali, Mürşide Uysal, s. 370)
Anlaşılan odur ki, dindar hanımın kendini beyine karşı cazip duruma getirmesi müstehabdır. Beyini yabancıların cazibesinden korumuş olma hikmeti de vardır bunda.
İnsan, Allah’a inandığı, inanması ölçüsünde Rabb’inin kendisine emanet ettiği vücudundan ötürü saygılı olması, nimetlerine şükürle karşılık vermesi gereğindendir. Bunun için Müslüman hanımın, Allah’ın (cc) yüzüne verdiği güzelliği bozmadan muhafaza etmesi esere olan saygısının, ruh ve gönül huzurunun manevi ışıltısını yüzüne aksettirerek güzelliğine güzellik katabilmesi ise, eserin sahibi Yüce Allah’a olan sevgisinin ifadesidir.
