Kadınların özel hallerinden dolayı 100 kadından 95’i, âdet döneminde bazı duygu, davranış ve fizikî değişiklikleri belirtileri yaşarlar. Bu nedenle kadınların, kendilerine ait olmak üzere üç özel halleri vardır.
1.Hayız (adet/ay hali),
2. Nifas (lohusalık)
3. İstihaza (özürlülük)
İslamiyet kolaylık dinidir. Kadınların bu dönemlerinde kolaylık olsun diye ibadet mükellefiyeti kalkar. Kadınlar, âdet hallerine dikkat etmelidirler.
Bir kadının rahminden bir hastalık ve çocuk doğurma olmaksızın belirli günler içinde gelen kandır. Buna aybaşı veya âdet hâli de denir.
Âdetlinin ve loğusanın namaz kılmaları ve secde yapmaları haramdır.
Namaz ister farz, ister vacip, ister sünnet, ister nafile ve isterse geçmiş bir namazın kazası olsun. Secde de ister Kur’ân-ı Kerîm’deki secde âyetlerinin okunması ve dinlenmesiyle yapılacak olan tilâvet (okuma) secdesi olsun, isterse şükür secdesi olsun. Dolayısıyla âdetlinin ve loğusanın, her nasılsa, okudukları ya da duydukları secde ayetinden ötürü secde yapmaları gerekmez. Çünkü kendilerinde bunun için gerekli olan ehliyet yoktur.
Kadın bu hâl bitinceye kadar:
– Namaz kılamaz, oruç tutamaz, Kur’an okuyamaz, Kur’an’a el ile dokunamaz, mescide giremez, hacda ise Kabe’yi tavaf edemez.
Kocası ile ailevi münasebette bulunamaz!
Günümüzde her ne kadar kadınla erkeğin eşit olduğunu iddia etmek bir moda ise de gerçekte böyle eşitliğinsöz konusu olmayacağı yaradılış bakımından da meydandadır. Kadın, yaratılışında ve yaşayışında erkekten ayrı hususiyetlere sahiptir.
Bir defa kadında ay hâli denen bir hususiyet vardır ki, bu hâliyle kadm erkekten tamamen ayrılır, ibadet hayatında bile farklılık görülür.
Fıkıh kitaplarında bu haller şöyle sıralanır:
– Kız çocukları dokuz yaşını bitirdikten sonraki günlerde ay hâli denen âdet görmeye başlarlar. Rahimden gelmeye başlayan bu akıntı ile kız çocuğu bâliğ (ergen) olmuş sayılır. Dinî mükellefiyetler bu tarihten itibaren artık farz olup amel defterine yazılmaya başlar.
Bu ay hâli, her ayda üç günden az, on günden çok gelmez. Üç günden az, yahut on günden fazla geleni âdet hali değil, sıhhî rahatsızlıktan gelen bir akıntı sayılır, ay hâli hükmüne tâbi olmaz.
Kadının bu hâli bitinceye kadar:
– Namaz kılamaz, oruç tutamaz, Kur’an okuyamaz, Kur’an’a el ile dokunamaz, mescide giremez, hacda ise Kâ-be’yi tavâf edemez. Kocası ile âilevî münasebette bulunamaz!
Âdet hâlinin en az ve en çok süresi ne kadardır?
En az müddeti 3 gün (72 saat) ve en çok müddeti 10 gün (240 saat)dür.
Üç günden az veya 10 günden çok olan kanlar nedir? Bu gibi durumlarda kadınlar ibadet yapmalı mıdır?
Bu kanlar özür kanıdır. Özür hali devam ettiği müddetçe namaz kılıp, oruç tutabilir.
İki hayız (âdet) emi arasındaki temizlik (tuhr) müddeti en az ve en çok kaç gün olmalıdır?
En az müddeti 15 gündür. En çok ise aylarca sürebilir. 15 gün dolmadan gelen kanlar özür kanıdır. Bu gibi durumda ibâdetlere devam edilmelidir.
Bazı kadınlarda hayız günleri sâbittir. Mesela her ay 5 veya 6 gün âdet görürler. Bu günler dolduğunda gusül alır, namaz kılar. Ramazansa orucunu tutar.
Bazı kadınların ise âdet günleri değişik olur. Bir ay 7 gün, diğer ay 8 gün âdet görebilirler. Bu durumda ihtiyatlı hareket etmek gerekir. 7 gün geçtiğinde gusül alır, namazlarını kılar, Ramazansa oruç tutar. 8. gün gelen kan özür kanı sayılır.
