Karısını boşayan bir erkek ona karşı olan son görevini ifa etmek üzere, nafakasını ve mehrini zorlanmadan, iyilikle ve vicdanen müsterih olabilmek için Allah’ın emrettiği şekilde ödemelidir. Evlilik öncesinde kadına mehir verilmesini isteyen Allah Teala evlilik esnasında da kadının her türlü ihtiyacını karşılama görevini erkeğe vermiştir. Erkeğin kadına verdiği mehir, kadının hakkıdır. Mehrin en azı tarafların belirleyeceği bir miktardır. En çoğuna ise sınır konmamıştır. Boşamadan önce de boşadıktan sonra da bunu kadından alamaz. Bu mehir nafaka yerine geçmez.
Yüce Allah (c.c.) buyuruyor ki: “Boşadığınız hanımlannıza boşama müddeti esnasında elinizden geldiği kadar oturduğunuz yerin bir kısmını ayırın. Bundan başka sıkıntıya düşürerek onlara zarar vermeye hiçbir zaman yeltenmeyiniz. Eğer gebe iseler çocuklarını doğuruncaya kadar nafakalarını veriniz. Sonra da (boşandığınız hanımlarla ilginiz kesilince) sizin hesabınıza çocuklannızı emzirirlerseo zaman da ücretlerini verin. Aranızda bu hususla ilgili olarak müşavere edin. Şayet bir sıkıntıya uğrarsanız, bu takdirde babanın hesabına çocuğu başka bir kadın emzirecektir.” (Talâk / 6)
“Zengin olan nafakayı durumuna göre versin. Fakir olan da, ancak Allah’ın kendisine verdiği kadarını harcasın. Çünkü Allah bir kimseyi ancak ona ihsan ettiği nimetin nisbetinde mükellef tutar. Allah bir zorluğun arkasından bir kolaylık lütfeder.” (Talâk/7)
Allah yukarıdaki ayetlerde, boşanan kadınlar eğer hamile iseler çocuk dünyaya gelene kadar on-lann nafakalannı, ev masraflarını, yiyecek, giyecek ve emzirme ücretlerini, boşayan kocanın ödemesi lazım geldiğini beyan buyuruyor.