Mahsulü bölüşmek üzere arazi, bağ, elmalık gibi bahçeleri sulayıp ekmek için bir işçiye vermek caiz midir?
Mahsulü bölüşmek üzere arazi, bağ, elmalık gibi bahçeleri sulayıp ekmek için bir işçiye vermek hususunda ihtilâf vardır. İmâm-ı A’zam’a göre arazide caiz olmadığı gibi bağ ve bahçelerde de caiz değildir. İmam Şâfiî’ye göre ise arazide caiz olmazsa da bağ ve bahçelerde caizdir. Peygamber (sav) Hayber arazilerini devletleştirdikten sonra hurmalıklarını işletmek için yerli halka vermişti. Fıkıhta buna müsakat denilir. Müsakat muamelesine şiddetli ihtiyaç vardır. Zira bağ veya bahçe sahibi mülkünü işletmekten aciz olduğu gibi işletme imkânı olan kimsenin de bazen mülkü olmayabilir. Fakat İmam Malik, Ahmed bin Hanbel ile İmâmeyne göre bağ ve bahçede böyle bir muamele caiz olmakla beraber arazide de caizdir.
Şâfiî mezhebinde tohum, toprak sahibine ait olmak üzere arazi işletmek için bir işçiye verilirse böyle bir muamelenin adı muhâberedir. Tohum işçiye ait olmak üzere arazi bir işçiye verilirse buna müzarâa denilir. Hanefî mezhebinde ise her iki muameleye müzaraa denildiği gibi muhâbere de denilir. Yani müzarâa ile muhâbere eskiden beri halk arasında yaygın olduğu için Hanefî uleması imameynin kavline göre fetva vermiştir. Yani caiz olduğunu kabul etmişlerdir. Yalnız cevazı için birtakım şartlar vardır. Bu şartlara riayet edilmezse batıl olur. Şartlar şunlardır:
1— Tarlanın ekine elverişli olması,
2— Tarla sahibi ile işçinin ehl-i akitden olmaları. Yani âkil ve bâliğ olmaları,
3— Müddetin beyan edilmesi,
4— Tohumun kime ait olduğunu beyan etmek,
5— Tohum vermeyen kimsenin tarla mahsulünde payı ne kadar olduğunu beyan etmek,
6— Tarla sahibinin tarlasını işçiye teslim etmesi,
7— Tarla sahibi ile işçinin tarladan elde edilen mahsulde ortak olmaları,
8— Tohumun cinsini beyan etmektir.
İmameyne göre müzarâa altı çeşittir:
1— Tarla ile tohum birisine, çift süren hayvan veya motor ile işçilik de diğerine ait olmak,
2— Tarla birisine, tohum, çift süren hayvan veya motor ve işçilik de diğerine ait olmak,
3— İşçilik birisine, kalan eşya da diğerine ait olmak.
Her üç meselede müzaraâ caizdir.
4— Tarla ile çift süren hayvan veya motor birisine, tohum ve işçilik de diğerine ait olmak,
5— Tohum birisine, kalan eşya da diğerine ait olmak,
6— Tohum ile çift süren hayvan veya motor birisine, tarla ve işçilik de diğerine ait olmak.
Bu üç mesele de müzarâa olup, caiz değildir (El-fıkıh ‘ala’l-Mezâhib el-Erba’a, c. 3; el-Hidâye c. 3, s. 54).
Hülâsa, İmam A’zam’a göre müsakat caiz olmadığı gibi müzaraâ da caiz değildir. İmam Şâfı’iye göre müsakat caizdir. Fakat müzaraâ ile muhâbere caiz değildir. Maliki, Hanbelî mezhepleriyle İmameyn’e göre ise hepsi caizdir. Her zamanda bu tip muameleler yaygın ve buna şiddetli ihtiyaç da bulunduğu için cevazına kail olanları taklit etmekte beis yoktur. Hanefî mezhebinde bu meselede imameynin fetvası muteberdir.