Muzdelife denince akla burada yapılan Müzdelife vakfesi gelmektedir. Mekke’de, Arafat ile Mina arasında bulunan ve Hac’da Arafat’tan sonra Vakfe yapılan yerdir. Müzdelife ayrıca Hz. Âdem ile Havvâ burada buluştuğu, insanlar toplanıp bir araya geldikleri, akşam ve yatsı namazları yatsı vakti girdikten sonra birlikte kılındığı için Cem‘ (toplanma, bir araya gelme) diye de isimlendirilmiştir.
Arafat ile Mina arasında bulunan, Arafat’tan 7 km. uzaklıkta olan bir bölgenin adıdır. Arefe günü (9 Zilhicce) güneş battıktan sonra Arafat’tan buraya gelinir. Akşam-yatsı namazı burada cem edilerek kılınır. Gece burada geçirilerek sabah namazından sonra Mina bölgesine gidilir. Müzdelife’de bir müddet durmak (VAKFE) vaciptir. Mina’da şeytana atılacak olan (nohuttan büyük, fındıktan küçük) 70 er taşcık buradan toplanır.
Okunuşu: “Allahu Ekber, Allahu Ekber, lâ ilâhe illallahu vallâhu ekber, Allâhu Ekber ve llillâhil hamd. Allahumme kemâ evkaftenâ fîhi ve eraytenâ iyyâhu fe veffiknâ li zikrike kemâ hedeytenâ veğfirlenâ verhamnâ kemâ vâedtenâ bi kavlike, ve kavlukel hakku.(fe iuzâ efedtum min arafâti fezkurullâhe indel meşaril harâmi vezkurûhu kemâ hedâkum ve in küntüm min kablihi le mineddâllîn. sümme efîdû min haysü efâdennâsü vestağfirullâhe innellâhe gafûrur rahîm.)
“Allahumme innâ ci’nâke bi cem’inâ müteşeffiîne ileyke fî gufrâni zünûbinâ. Felâ teruddunâ hâibîne ve âtinâ efdale mâ yü’tî ibâdekes-sâlihîn. velâ tasrifnâ min hâzel meşaril azîm. illâ fâizîne muflhîne gayre hazâyâ velâ nâdimîne velâ dâllîne velâ mudillîne yâ erhamerrâhimîne. Allahumme innî es’elüke en terzukanî fî hâzel mekâni cevâmial hayri küllihi, ve en tusliha şe’nî küllehu, ve en tasrife annişşerra küllehu, fe innehu lâ yef’elu zâlike gayruke, velâ yecûdu bihi illâ ente, inneke entel cevvâdül kerîm. Allahumme eğfirlî mağfiraten tuslihu bihâ şe’nî fî dârayni verhamnî rahmeten es’edu bihâ fiddârîne, ve tüb aleyye tevbeten nasûhan lâ enküsühâ ebeden, Vezzümnî sebîlel istikâmeti lâ ezyeğu anhâ ebeden. Allahumme ileyke teveccehtu, ve vechekel kerîme eradtu, fec’al zenbî mağfûran, ve haccî mebrûran, ver’hamnî velâ tuhayybnî, bi lutfike ve keramike yâ erhamerrâhimîne, innek alâ külli şey’in kadîr.”
Meali: Allah en büyüktür, Allah en büyüktür, Allah’tan başka ilâh yoktur. Allah en büyüktür. Hamd ve sena Allah’a mahsustur. Allah’ım, bize Arafat’ta vakfe yaptırdığın, o kutsal yerleri bize gösterdiğin gibi, Seni burada anmaya da bizi muvaffak kıl; böylece şu ayet-i kerimede vaad buyurduğun gibi -ki Senin sözün gerçektir- günahlarımızı bağışla ve bize merhamet eyle. “Arafat’tan indiğinizde, Allah’ı Meş’ar-i Haram olan Müzdelife’de de anın. Onu size gösterdiği şekilde zikredin. Nitekim siz daha önce sapmışlardandınız. Sonra insanların toplu olarak akın ettiği yerden siz de akın edin. Allah’tan mağfiret dileyin. Şüphesiz Allah bağışlar ve merhamet eder. (Bakara, 198-199.)” Allah’ım, günahlarımızı bağışlaman için, Senden şefaat bekleyerek, hepimiz Sana geldik, bizi eli boş döndürme; salih kullarına verdiğin şeylerin en üstününü bize de ver. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Rabbim! Bu kutsal yerden hüsrana uğramış, pişman olmuş, doğru yoldan sapmış ve sapıtmış olarak değil, başarmış, kazanmış ve muradına ermiş olarak ayrılmayı nasip et.
Allah’ım, Senden bu kutsal yerde bütün iyilik ve hayırları lütfetmeni, her hal ve davranışımı düzeltmeni, bütün kötü şeylerden beni uzaklaştırmanı diliyorum. Bunu yapacak ve lütfedecek Senden başka hiç kimse yok. Çünkü Sen en cömert ve en kerîmsin.
Allah’ım, beni öyle bir mağfiretle bağışla ki, onunla dünya ve ahirette her hâlim düzgün olsun; öyle bir rahmetle merhamet et ki, onunla dünya ve ahirette saadet bulayım; öyle içten bir tövbe nasip et ki, ondan asla caymayayım; İslâma öyle bağla ki, yolundan asla ayrılmayayım. Allah’ım, yalnız Sana yöneldim, yalnız Senin rızanı istiyorum. Ey kereminin sınırı olmayan Allah’ım, günahlarımı lütuf ve kereminle bağışla, haccımı kabul eyle, acı bana, başarısız kılma beni, çünkü Sen her şeye kadirsin.