Aslında devlet, içinde petrol, zift, altın ve gümüş gibi madenler bulunan ölü araziyi ihyâ etmek üzere kimseye veremez. Çünkü herkes bunlara muhtaçtır, birisine tahsis edilecek olursa âmmenin hakkına tecavüz edilmiş olur (30). Ama birisinin tarlasında böyle bir maden çıkarsa tarla sahibinin hakkı ve mülküdür, ondan alınmaz (31).
Alimlerin cumhuruna göre, bulunan defineden alınan beşte biri devlet tarafından dağıtılır. Bazı alimlere göre ise, defineyi bulan kimse de bu beşte birini bizzat kendisi de dağıtabilir.(bk. V. Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 2/786).
Arazinin sahibi var, ama bilinmiyorsa, varisleri de ortada yoksa veya tanınmıyorsa, devlet hazinesine bırakılır. (Tatarhaniyye-Bedayi-Bahrirâik-Şerh-i Tahavi) Vârisleri tesbit edildiğinde onlara verilir, tesbiti mümkün olmadığında olduğu gibi devlet hazinesine devredilir.
Yapılan kazılarda, başkasına ait olmayan bir arazide silah, kap, süs eşyası, ve benzeri şeyler bulunursa, bu da define sayılır ve beşte bir vergisi alınır. (Et-Tebyin – Zeylai – Fetâvâ-yi Hindiye; bk. Celal Yıldırım, Kanaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 2/147-149)
Dipnot
(30) Bedayi’ al-Senâyi’ c. 8, s. 3851
(31) Mecmu’ c. 14, s. 466