Fıtre sadakası hükmü nedir? Müminler arsındaki sevgi ve saygı duygusunu geliştirmek, kardeşlik bilincini güçlendirmek için bir takım ibadetleri emretmiştir.İslamın emrettiği bu ibadetlerin başında FITIR SADAKASI (fitre ) gelmektedir. Halk arasında fitre denilen sadaka-i fıtır, Ramazan ayının sonuna yetişen ve aslî ihtiyaçlarından başka nisap miktarı mala sahip bulunan her Müslüman’ın vermesi vacip olan mali bir ibadettir. Sadaka-i fıtır, ramazan orucunun farz kılındığı hicretin 2. yılının Şaban ayında vacip kılınmıştır. Aynı zamanda sadaka-ı fıtır, yoksulların ihtiyacını gidermeye,bayram gününün neşesinden onların da istifade etmelerine bir yardımdır…
Ramazan’ın sonunda orucu açma (el-fıtr) veya insan olarak yaratılma (el-fıtra) anlamlarına gelen fıtır sadakası, Ramazan-ı şerifin sonuna yetişen ve temel ihtiyaçlarından başka en az nisap miktarı bir mala sahip bulunan her hür müslümanın kendisi ve velayeti altındaki kimseler için verilmesi vacip olan bir sadakadır. Vacip bir ibadettir. Vacip olabilmesi için kişinin sahip olacağı mal miktarı; kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin bayram günü ve gecesinde ihtiyaçlarından fazlası ,bir imkana sahip ise ona vacip olur.Eğer o günkü ihtiyaçlarını karşılayacak imkan yoksa o zaman vacip olmaz.
Kays bin saad bin ubabeden rivayet edilmiştir. Allah Resuli sallallahu aleyhi ve alihi vessellem bize fitre sakasını zekat ayeti nazil olmadan önce emretmiştir..
Zekat emri geldikten sonra onu vermemize ne emretti nede yasakladı ama biz yine’de veriyorduk.
Abdullah ibni Abbas Radiyallâhu Anhumâ rivayet ediyor:
“Rasulullah (s.a.v.), oruçlunun boş, çirkin ve ölçüsüz sözlerden temizlenmesi ve fakirlere bir azık olması için fıtır sadakasını emretti. Kim bunu bayram namazından önce öderse, o makbul bir sadaka olur.
Şafi meshebibe göre: Fitrenin miktarı bir sâ’dır (2,166 kg.). Fitre ancak buğday, arpa, mercimek, pirinç, hurma, nohut, mısır, kuru üzüm ve peynir gibi, halkın çoğunun yediği gıda maddelerinden verilir.
Hanefi mezhebine göre gıda maddelerinin kıymetini para olarak vermek caizdir. Fakirlerin ihtiyaçlarının karşılanması bakımından böyle yapılması belki de daha hayırlıdır.
Halk (Muaviye’nin bir hitabesi üzerine) yarım sa’ buğdayı bir sa’ hurmaya denk kıldılar. İbnu Ömer Hazretleri (ra) fıtr sadakasını hurmadan verirdi.
(Bir sene) Medine halkı hurmaya muhtaç oldu. İbnu Ömer (o yıl) sadaka-i fıtrını arpadan verdi.”
(Buhari, Zekat 77)
Kays İbnu Sa’d İbnu Ubade’den
Rasulullah (s.a.v.), zekat emri gelmezden önce, bize sadaka-i fıtr’ı emretmişti. Zekat farz kılınınca, fıtr sadakasını ne emretti ne de nehyetti. Biz onu yerine getirmeye devam ettik…”
(Nesai, Zekat 35, (6, 49); İbnu Mace, Zekat 21, (1828)
Her bir Müslüman, fitre verirken kendi çevresinde yaşayan bir yoksulu (miskini) bir gün doyuracak miktarda yiyeceği ölçü almalıdır.
Sadaka-ı fıtır kimlere vaciptir?
Sadaka-ı fıtır, Ramazan ayının sonuna yetişen ve havaici asliyesinden başka en az nisap miktarı bir mala sahip bulunan hür müslümanlar için vaciptir.