Birçok kimse namaz kılmak için sarık sarar veya başına tâkke koyar. İslâm dininde bunun yeri var mıdır? Başa giyilen giysiler (başlıklar) üzerine sarılan tülbend veya şala verilen ad. Sarık takkeden daha faziletlidir. Herhangi bir başlıkla namaz kılmak, başı açık kılmaktan daha faziletlidir. Sarık konusunda hadis kitaplarında birçok haber gelmiştir. Bunların çoğunda Hz. Peygamber (sav)’in başına sarık sardığı ve bunun değişik renklerde olduğu belirtilir.
Sarık ve tâkke aslında mübah şeylerdendir. Herkes sarık sarma veya takke giyme hususunda serbesttir. Zirâ İslâm dini, müslümanlara sank sarma veya takke takma mecburiyeti getirmemiştir. Yeter ki küfre şi’âr olarak kabul edilen şey başa konulmasın (Papazlara has olan külâh gibi). Yalnız namaz için başa sarık sarmak herkes için sünnettir. Allah’ın Resûlü (sav) şöyle buyurmaktadır: “Sarıkla kılınan iki rekat namaz, sanksız olarak kılman yetmiş rek’attan daha hayırlıdır” (56). Bunun için namazda sangı ihmâl etmemek daha uygundur. Sarığın kaç metre olması hakkında bir şey varid olmamıştır. O örfe bağlı bir şeydir (57). Takkenin, sarığın yerini tutup tutmadığı hakkında ihtilâf vardır. İbn Ha-cer’e göre, sarığın yerini tutmaz. Buğyetü’l-Müsterşidin isimli kitapta kayd edildiğine göre onun yerini tutar.
(56) Tâc, c. 1, s. 169(56) Tâc, c. 1, s. 169
(57) al-Fetava al-Kübrâ, c. 1, s. 169