İli Sosyal Sigortalar Kanununa göre çalışan her işçinin ücretinden % 19, işverenden de bu ücretin % 20’si nispetinde kesinti yapılmaktadır ve bu durum 25 seneye kadar devam eder. Bunun sonunda emekliye sevkedilip maaşa bağlanır. Bu durum karşısında herhangi bir kimsenin sigortalı olarak çalışması ve sonunda SSK’dan maaş alması caiz olur mu?
Malum olduğu gibi memur, esnaf ve işçilerle ilgili devletin üç teşekkülü vardır. Sigorta, Bağ-Kur ve’ Emekli Sandığı. Sigorta, işçinin; Bağ-Kur esnafın ve Emekli Sandığı da memur kesiminin teşekkülüdür. Devlet bu kurumların kanununu çıkarip adı geçen kesimlerin görüşlerini almadan hakettikleri ücret veya maaş ya da elde ettikleri kazancın bir kısmını alıp biriktirmekte ve onunla tasarruf etmektedir. Her teşekkül kanunun gösterdiği istikamette kendisine mensup olanlara yardım etmektedir. İslâm’a bağlı kalmak şartıyla memuriyet, hayatına girip çalışmak ve maaş almak normal olduğu gibi, âmmeye veya özel kişilere ait alanlarda çalışıp ücret almak ve sonunda da emekli olup maaş almak da normaldir.
İşçinin veya memurun ücretinden veya maaşından muayyen bir nispetle birşey kesmeye gelince, malum olduğu gibi devletin bütçesi vatandaşlardan alınan vergiyle oluşuyor. Tasarrufta haksizlik da olsa, toplanan mal birbirine karıştıktan ve asıl mal sahibi bilinmeyecek bir hale geldikten sora bu mal âmme hakkı olur. O takdirde maslahata binaen devlet bu malın bir kısmını istediği kimseye ve yere verebilir. Kabullenmesinde bir sakınca yoktur (20). Eskiden de devletin malı karışık olduğu gibi bu zamanda da böyle-dir.
Dipnot
(20) Muğni’l-Muhtâc, c. 2, s. 362