Say vazifesi ihramlıyken yapılır. Sa’y vazifesine başlayabilmek için sırasıyla önce İhrama girmeli, daha sonra da Kabe-i Muazzamanın etrafında 1 kere Tavaf etmiş olmalısınız.(Yani 7 kere Kabe-i Muazzamanın etrafında tur atmış olmanız gerekmekte) Hac ve umrede Kâbe’nin doğu tarafındaki Safa tepesinden başlayarak Merve’ye dört gidiş, Merve’den üç dönüş olmak üzere bu iki tepe arasındaki gidiş-gelişe denir.
Sa’y Nasıl Yapılır?
Sa’y yapmak isteyen kişi; öncelikle Hacer-ül Esved’i istilam (selamlamak) eder. Ardından Safa tepesine çıkar ve sa’y yapmaya niyet eder.
Niyet eden kişi; tekbir, tehlil getirir, zikir çeker ve dua okuyarak Merve Tepesi’ne doğru yürür. Yeşil ışıklı direklere ulaşan kişi (yalnızca erkekler); bu direkler arasında koşar adımlarla yürür. Hervele ismi verilen bu ibadet esnasında kişi aşağıdaki duayı okur.
“Rabbim! Günahlarımızı bağışla. Bize merhamet et. Bize ikram et. Bizim bildiğimiz ve bilmediğimiz bütün kusurlarımızı biliyorsun, bunları affet. Çünkü Sen mutlak güç, kerem ve ihsan sahibi olansın.”
Merve Tepesi’ne varıldığında sa’y’ın ilk şavtı da tamamlanmış olur. Merve Tepesi’ne varan kişi; burada Kabe’ye döner; tekbir, tehlil ve salavat-i şerife getirir ve Allah’a dua eder.
Aynı şekilde diğer şavtları da tamamlayan kişi; 7. şavttan sonra Merve Tepesi’ndeyken Kabe’ye döner ve dua eder.
Sa’y yapan kişi; ardından tıraş olur ve ihramdan çıkar. Tıraş olma aşamasında bir kişi; başka bir hacı ya da mutemir adayını tıraş edebilir. Ancak kişi; haccın çeşitlerinden biri olan kıran ya da ifrad haclarından birine niyet ettiyse; ihramdan çıkamaz ve diğer ibadetlerine devam eder.
Sa’y yapmak; hac ve umre ibadetinin vacipleri arasındadır. Bu yüzden de eksiksiz bir şekilde yapılması zorunludur.
“Bismillahi Allahü ekber! Allahım! Sana inanarak, kitabını tasdikleyerek, sana verdiğim sözü tutarak ve Peygamberinin sünnetine uyarak işte buradayım.
Allah, her türlü noksandan uzaktır. Hamd Allah’a mahsustur. Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. Allah büyüktür. Bütün güç ve kuvvet, şanı yüce olan Allah’a aittir.
Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen, mutlaka hüsrana uğrarız.
Rabbimiz! Biz iman ettik, bizi bağışla ve bize merhamet et. Sen en iyi merhamet edensin.
Rabbimiz! Yalnızca sana tevekkül ettik, yalnızca sana yöneldik. Dönüşümüz de ancak sanadır.
Rabbimiz! Nurumuzu tamamla. Bizi bağışla, şüphesiz senin her şeye gücün yeter.
Allahım! Haccımızı kabul eyle. Günahlarımızı bağışla. Çabamızı karşılıksız bırakma.
Rabbimiz! Bize dünyada iyilik ver, âhirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru. İyilerle birlikte cennete koy. Ey mutlak güç sahibi! Ey günahları çok bağışlayan! Ey âlemlerin Rabbi!”