İslâm hukukuna göre hayırlı bir yöne vakfedilmiş olan bir şeyi satmak veya satın almak, diğer kitaplarımızda da açıkladığımız gibi, câiz değildir. Yalnız vakıf mütevellisi artan vakıf geliriyle ev veya tarla gibi bir şey satın alırsa, alman bu şeyler vakıf sayılmadığından, onları geri satmak da caizdir. Yine vakıf yararına ticarette bulunmak ve alışveriş yapmak da caizdir (20).
Zamanımızda, Türkiye’nin birçok yerinde bir kısım hayırsever biraraya gelerek vakıf müesseseleri oluşturmakta ve müslüman halktan para toplayarak bu vakıf müessesesi için bir takım gayri menkul eşya satın alıp müessese namına tescil ettirmektedirler. Bu tip gayrimenkuller de yukarıda beyan ettiğimiz hükme girerler. Yani vakıf sayılmadığı için maslahata binaen satılmasında bir sakınca olmadığı gibi, onu satın almakta da bir sakınca yoktur.
Şehrin içinde veya kenarında bir vakıf tarlası vardır. Hayvan ve insanların ayakları altında kaldığından ondan istifade edilmez bir hale gelmiştir. Onu daha iyi bir tarla ile değiştirmek caiz midir?
Gerçekten vakıf olan tarla şehrin içinde veya kenarında kalmış ve ondan istifade edilmez bir hale gelmiş ise, daha iyi bir tarla ile değiştirmek Hanefî mezhebine göre caizdir. Çünkü vakfın gayesi, vakfedilen cihete yardım sağlamakdır. Hiç faydası olmayan vakıf tarlasını olduğu gibi tutmak mânâsızdır (19). Fakat Şâfîî mezhebine göre vakfın değiştirilmesi hiç bir surette caiz değildir.
Dipnot
(19) İbn Abidin, c. 3, s. 388
(20) İbn Abidin, c. 3, s. 46