Hz. Muhammed (s.a.s) de, insanın insana zulmetmesini yasaklamış ve İslâm dininde zulmün yerinin olmadığım belirtmiştir. Mazlumun duasından sakınınız. Çünkü onunla Allah arasında perde yoktur” (Buharî, Cihâd, 180) diyerek, zulmün ne kadar kötü ve zararlı bir şey olduğuna işaret etmiştir. Rasûlüllah (s.a.s) veda hutbesinde sık sık zulümden sakınmayı emretmiştir (Ahmed Zeki Safve, Cemheretu Hutebi’l-Arab, Mısır 1962, I, 155 vd).
Diğer bir hadiste de; Müslüman, diğer müslümanların onun elinden ve dilinden emin oldukları kimsedir” (Buharî, İmân, 4, 5; Rikâk, 26; Müslim, İmân, 64, 65; Ebû Dâvud, Cihâd, 3; Tirmizî, Kıyâme, 53, İmân,13) diyerek zulmün nasıl bir afet olduğunu ifade etmiştir.
Türkçe okunuşu : “Allâhümme rabbes-semâvât’is-seb’ı ve Rabbe’l-Arşil-azîm. Kün lî câran min şerri fulân’ibni fulânin (…….) ve şerril-cinni vel-insi ve etbâ’ıhim en yefruta aleyye ehadün minhüm azze câruke ve celle senâüke velâ ilâhe gayruke”
“Allâhü ekberu Allâhü ekberu e’azzü min halkıhi cemî’an Allâhü eazzü mimmâ ehâfu ve ahzeru ve eûzü billâhil lezî lâ ilâhe illâ hüvel mümsikü lissemâvâti en teka’ne alel erdi illâ bi’iznihi min şerri abdike fülânin (……..) ve cünûdihi ve etbâ’ıhi ve eşyâ’ıhi minel cinni vel insi allâhümme kün lî câran min şerrihim celle senâüke ve azze cârüke vetebârakes’müke ve lâ ilâhe gayruke (3 defa)