Yalnızlığın sesîne ses vermeyen taş duvar
Akşam her nefesîme esmer hüzünler katar
Kahrolurken bîr yanım, bîr yanım Leyla çarpar
Çıkmaz sokak bîr yanım, bîr yanım sona çıkar
Hırpalar karanlığı yanıp sönen lambalar
Martı çığlıklarını öper hırçın dalgalar
Sankî matem soğuğu esîp duran rüzgârlar
Hangî ağaç kovuğu bîr öksüzü kucaklar
Gülüp geçemem öyle, her gam benî yakalar
Bîr masumun yüreğî gelîr bende konaklar