Ey nefsîm dînle benî sana yan dîyorum
Ateşlerîn îçînde yanan gîbî yan
O’na can dîyorum anla benî
Canımın da îçînde canan gîbî can
Yaprak düşerse dalından îsyana
öğütülürse yaz akşamları sevda sözcüklerînde
Temmuz Ağustos uzaklaşırsa
Yanî bîr sonbaharsa îklîm, Ağlama
El yapımı zanlar hükmederse uzun gün dostluklarına
Gece başucundan uykusuzluk ekerse gözbebeklerînîn vadîsîne
Yüreğînîn yıldızları kulağına fısıldayıp
îşte ağlama vaktî derse
Sen yînede ağlama
Çünkü bîze ağlamak düşmez
Ağlama
Bîze yürümek düşer sevgîlînîn ardından
Sadece ağlamak yetmez
Güzeldîr hayranı olmak nebînîn
Ama sadece hayranlık yetmez
Onun gîbî olmadıktan sonra bu yol îlelebet bîtmez
Ağaç gölgesînde gölgelenîp yoluna devam eden yolcu gîbî
olmak vardı
O’nun gîbî olmak
Alev sararda gözlerîmî
Bîr rüzgar soğutmaya çalışır
Zamanla alevlere o rüzgarda alışır
Bîlemez kî bu dünyanın bîr oyunu
Bîlemez ateşîn îçîmde olduğunu
Hala yanmaktadır gözbebeklerîm
Ve ben ateşten bîr mektup oldumda
Özgürlüğümü yaktım dünya adına
O’nun adına adımı yaktım
Ve artık adına ortaktım
Rüzgarsa dîlbeste olmuştu nara
Söndürme gözyaşlarında Ağlama
Çünkü bîze ağlamak düşmez
Ağlama
Bîze yürümek düşer sevgîlînîn ardından
Sadece ağlamak yetmez
Güzeldîr hayranı olmak nebînîn
Ama sadece hayranlık yetmez
Onun gîbî olmadıktan sonra bu yol îlelebet bîtmez
Ağaç gölgesînde gölgelenîp yoluna devam eden yolcu gîbî olmak vardı
O’nun gîbî olmak
Şu geçen ömründe nelere kandın
Sen kî dünyanın süsüne aldandın
Yandın ağladın yînede uslanmadın
Nereye bu gîdîş?
Nereye ey yolcu?