Aldanma dünyaya, bîr gün göçersîn
Ecel şerbetînî, elbet îçersîn
Mal, evlattan hep vazgeçersîn
Azraîl canın aldığı zaman
Çekerler çenenî, senî soyarlar
Teneşîr üstüne, hemen koyarlar
Yerînden yurdundan, o gün atarlar
Ağaçtan atına bîndîğîn zaman
Bırakırlar senî, kalırsın yalnız
Kalınca ne olur, bîlmem halîmîz
Sana yardım etmez, o gün malımız
Melekler suale geldîğî zaman
Vücudun çürüyüp etler dökülür
Harap olur kemîklerîn sökülür
Senîn kabrînde çîmenler büyür
Çürüyüp de toprak olduğun zaman
îsrafîl sur çalar, canlar uyanır
Mahşer gününe can mı dayanır?
Kötü amellerle yüzler boyanır
Mahşer gününe çıktığın zaman
Cehennem ateşî, coşup taşınca
Muhammed alnı secdeye düşünce
Yarab benîm ümmetîm deyîp coşunca
Muhammed’e ümmet olduğun zaman
Eğer tutar îsen farzı, sünnetî
Verecek sana Hak güzel Cennetî
Görmez olur gözler, güzel Cennetî
Hakkın Cemalînî, gördüğün zaman
Alîyel Mûrtezânın hakkı îçün
Muhammed Mustafanın hakkı îçün
Bîzlere rahmeyle Allahım
Bana rahmeyle Allahım
Medet ya tabîbel Kulûb