Türbe; Mevlâna Celâl-ed-din’i Rumî mâmuresinin çerçevesi içinde yer almış kıymetli ve çok muvaffak bir Osmanlı eseridir. Muntazam kesme taş ile yapılan türbeyi tek ve sağır bir kubbe örter. Birinci sırada bir, ikinci sırada ikisi yuvarlak üçü müstatil altı pençereden ışık alır.
İçeride taşçılık sanatının iyi bir örneği olan tek bir sanduka vardır. Baş taşma güzel bir kadın tacı işlenmiştir. Türbeleri kapatan Kanun yürürlüğe girmeden evvel bu türbe dergâhın bir kütüphanesi olarak kullanılıyordu. Şimdi müzenin bir deposu halindedir.
Kapının üstünde iki satır halinde orta bir talik ile şu Türkçe kitabe okunmaktadır : Murad Paşa Kızı Türbesi Kitabesi
Mir-i Miran Murad paşanın
Kıldı bir duhteri hay fa rıhlet
Mürg-ı ruhi olub uçmağa revan
Rahmet-i Hakka bulubdur vuslat
Ey Neccamî göricek türbesini
Tab’ıma geldi o dem bir halet
Düşdü irub feyz-i huda tarihi
Oldu merhume mekamı cennet
Kitabeye göre bu türbe beyler beyi Murad paşa’nın 994 H. 1585 M. yılında ölen kızı Fatma hatun’undur.
Şimdiye kadar KONYA tarihi ile meşgul olanlardan hiç birisi burada kızı gömülü olan Murad paşa’nm kim olduğunu tesbit edememiştir.
(Konya aşari atika müzesi rehberi) adlı bir kitap yazan Konya müzesi eski müdürü Mehmed Yusuf da Murad paşa’nın hüviyetini tesbit edemediği için (Burada mir-i mirandan Murad paşa isminde bir zatın bir kızı) medfun olduğunu söylemekle iktifa etmiştir.
Biz bu Murad paşa’nın kim olduğunu tesbit ettik. Bu Murad paşa KARAMAN eyaleti BEYLER BEYİSİ idi. Eyalet merkezi KONYA olduğu için ölümünden sonra ailesi KONYA’ya yerleşmişti.
Murad paşa ANTALYA’nm içinde bir câmi, kasaba dışında bir imaret Dizdar alanı ve Çütayında bir han, îspantus nehri üzerine karahisar-ı-teke ile Manavgat arasında bir köprü yaptırmıştı.
Murad Paşanın 982 tarihli Vakfiyesinin başında II. Sultan Selim’in Tuğrası
Murad Paşa’nm ANKARA vakıflar umum müdürlüğünde 596 numaralı defterin 67 B. yaprağında bir vakfiye sureti kayıtlıdır.
Bu vakfiyenin kitap halinde ciltlenmiş fevkalâde nefis orijinal nüshası da vakıflar arşivinin kasasında saklıdır. Arapça olan bu vakfiye 982 yılı cümadelulasının ortalarında kendisine vasi tayin ettiği kethüdası Ali ağa İbn-i Abdullah tarafından tescil ettirilmiştir. Vakfiyenin birinci sahife-sinde II. Selim’in çok güzel bir tuğrası ve sahifesinin başında Anadolu Kazıaskeri Mehmed İbn-i Mehmed’in kendi el yazısı ve mührü ile tescili vardı. Sağında Konyalı şeyhülislâm Ham İd İbn-İ Mehmed efendinin yine el yazısı ile tasdik satırları okunur.
Paşa; hayatta iken Kapı ağası Mahmud ağa ibn-i Abdullah’ı evkafına mütevelli yapmıştı. Vakfın tesciline şunlar da şehadet etmişlerdir :
Hüdaverdi ibn-i Abdullah, Veli ağa ibn-i Abdullah, kâtib-ül-defîer Ömer çelebi ibn-i Yahya çelebi, zaim Mehmed kethüda ibn-i Ali, kâtib Nebi çelebi ibn-i Sinan bey, Zaim Piyale ağa ibn-i Abdullah, Zaim Cafer ağa ibn-i Abdullah, Zaim Rizvan ağa ibn-i Abdullah, Zaim Recep ağa ibn-i ca-rullah, Ahcıbaşı Haşan ağa ibn-i Abdullah, Silahtar Sinan ibn-i Abdullah, Silahdar Gazenfer ağa ibn-i Abdullah, Keyvan ağa ibn-i Abdullah, Piyale ibn-i Abdullah, Ahmed ağa ibn-i Abdullah, Bektemur ibn-i Hüseyin, Hamza ibn-i Abdullah, Yunus ibn-i Abdullah, Sefer ibn-i Abdullah, Kapu ağası diye meşhur Mahmud ağanın evkafının mütevellisi Hüseyin ibn-i Abdullah. Bu şahitlerin içinde sonra paşa olanlar, devlet ve saray idaresinde mühim işler alanlar vardır.
Câmi vakfiyenin tarihinden dört sene evvel yapılmıştır. Câmi yapılırken Murad paşanın ölmüş olduğu anlaşılmaktadır.
Fatma hatun’un babası Murad paşa’mn; Kuyucu Murad paşa olduğu sanılmış KONYA ÂBÎDELERÎ ile meşgul olanlar bu hususta konu harici uzun yorumlarda bulunmuşlardır.
Konya Müzesi Müdürü Mehmed önder; MEVLÂNA VE TÜRBESİ adlı eserinde (Kuyucu Murad paşa kızı Fatma hatun türbesi) demektedir. Selefi Zeki Oral da ANIT sayı 4 deki makalesinde bunun (Murad paşa’nm kızı olduğunu kuvvetli bir ihtimal olarak) ileri sürüyor.
Bu; KONYA BEYLER BEYÎSÎ MURAD PAŞANIN KIZIDIR. Paşa 978 yılından evvel ölmüştür. ISTANBUL’da Başvekâlet arşivinde 60 numaralı muhimme defterinde 542 numarada kayıtlı ANTALYA kadısına hitabe» yazılan 17 L 994 tarihli bir hükümde aynen şöyle söyleniyor :
«Antalya kadısma hüküm ki südde-i saadetime arzuhal sunulup mukaddema Karaman beyler beyisi iken fevt olan Murad beyin nefs-i Antalyada vâki olan câmi-i şerif ve İmaretinin mütevellisi Hüseyin mukaddema 10 yıldan mütecaviz mütevelli olup bir sene muhasebesin göndermeyip asil maldan nice yüzbin akçe eki ve belg eylemekle ve imareti kapatıp vakfın küllî zararı olduğu ilâm olunmağın mezburun muhasebesi görülüp teftiş olunmak için südde-i saadetimde huzuru lâzım olmağın buyururum ki… Vardıkta mez-buru getürüb ve dahi vakfı mezburun irat ve masraf defterlerini getirtip alıp derkise edip mühürleyip dahi mezküri… ile südde-i saaderime gönderesinki vakfı mezburun muhasebesi gürülüp icrayı hak ola. İşte bu vesika bize Konya beylerbeyisi Murad paşa’nm kim olduğunu gösteriyor. Kuyucu Murad paşa 1032 H. 1622 M. yılında ölmüştür.
Hal tercümesi kitaplari. Sicilli Osmanî; Murad paşa’y1 zaptetmemişlerdir. Devşirme olduğu anlaşılmaktadır. (Antalya livası tarihi) müellifi de bu Murad paşa’yı Kuyucu Murad paşa sanmış ve bir çok yanlış malûmat sıralamıştır.
MURAD PAŞA KIZI TÜRBESİ yapılırken Ağırnaslı büyük Sinan hassa başmimarı idi.
SİNAN MİMARPsinin bütün hususiyetlerini taşıyan türbenin mimarının adını vetemiyeceğiz, çünki bu hususu tenvir edecek bir vesika henüz elimize geçmedi.