İmamı Nablusi Rüya Tabirleri : Mumtehine Sûresi: Rüyada Mümtehme suresini veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek, yüce Allah’a halisane ibadet ve taatte bulunmaya yorumlanır. 61- Saf Sûresi: Rüyada saf suresini veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek; sebat ve murakabeye, Allah yolunda şehit olarak vefat etmeye yorumlanır.
İbn-i Şirin’in yorumuna göre, bu Sureyi rüyasında kısmen veya tamamen okuyan yahut okunduğunu gören; doğru yol üzerinde olur. Bazı işlerinde imtihana tabi tutulur ve bunda muvaffak olur.
Kirmani diyor ki: Dindar, salih insanlar arkadaşlık eder. Kendi de iyilerden olur. Dilini tutar.
Cafer-i Sadık şöyle diyor: Çok büyük bir aşka düşer. Bu yüzden helak olma derecesine gelir. Ömrünün sonunda tevbekar olup, halini düzeltir.
Abdulgani buyuruyor ki: Allah (C.C.) tarafından imtihana tabi tutulur. İmtihanı kazanıp, mükafatı hakeder. Her türlü şerden kurtulur.
İbn-i Kesir ve Nafi diyorlar ki: İhlas sahibi olup, ibadetine devam eder.
Secdem Rüya Tabirleri : Bir kimsenin rüyasında Mümtehine Sûresini baştan sona kadar okuduğunu veya okuyan birisinden dinlediğini görmesi; o kimsenin aşk ve sevgiye kapılarak ölüme kadar sürükleneceğine, son günlerinde günahlarından tevbe edeceğine ve doğru yolu seçeceğine, Allah tarafından imtihan edilerek günahlarının affedileceğine ve neticede her türlü kötülüklerden kurtulacağına işaretle tabir olunur.
“YA RABBİ, EĞER ŞU GÖRDÜĞÜM RÜYA HAYIR İSE HAYRINDA DAİM ŞER İSE HAYRA TEBDİL EYLE”
RÜYA NEDİR
İnsanların uyku sırasında gördükleri şeye veya şeylere rüya diyoruz. Arapça kökenli bir kelimeledir. Sözlük Anlamı,görünen şey demektir. Rüyanın türkçe karşılığı”Düş” tür. Ancak düş sözcüğü tam olarak rüya sözcüğünün anlamını karşılamaz.
Rüya, daha geniş anlamlar ifade eder. Bunların neler olduğu ilerdeki satırlarımızda ele alacağız. Rüya görmeyen insan yoktur. Sadece uyandıktan sonra bazı insanlar rüyalarını hatırlamazlar. Bütün insanları ilgilendiren böyle bir konunun geniş ve tutarlı bir açıklamaya ihtiyacı vardır. Ne yazık ki mayeti itibariyle nesnel şeyler söyleme imkanı yoktur.
Zira rüya, ruh gibi çok soyut bir olaydır. Düşünce ve akıl da soyut varlıklar olmalarına rağmen,rüya derecesinde değildirler.Sonuçlarından hareketle düşünce ve akıl’ı kavramak, onları irdeleyip ortamaya koymak mümkündür. Ama aynı şeyi rüya için söylemek mümkün değildir.