Ağızda çıkan küçük yaralar ya da aftöz ülserler olarak da bilinen aftlar stres, hastalık ya da sadece yanağını ısırmak gibi birçok sebebe bağlı olarak ortaya çıkabilir. Dilinizi, damağınızı ve diş etlerinizi ele geçiren bu küçük yaralar nedeniyle muhtemelen herhangi bir şey yemekte de zorlanıyorsunuzdur.
Tekrarlayan aftöz ülserlerin tedavisi çoğunlukla ampiriktir ve 4 ana hedefi bulunmaktadır. Bunlar aftın iyileşmesini hızlandırmak ve oluşmuş lezyonları azaltmak, afttan kaynaklanan ağrı ve acıyı azaltmak, hastanın diyetinin belirlenmesi ve hastalığın tekrarlamasını önlemektir. Aftlar herhangi bir tedavi uygulanmasa da genellikle 7-10 gün sonra kendiliğinden iyileşmektedir. Fakat doktora görünmekte fayda olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Doktorunuz size iyileşme sürecine iyi gelecek antibiyotik veya gargara önerecektir. Kesinlikle doktorunuza danışmadan ilaç kullanmayın. Bununla birlikte miskav da iyi gelecektir. Miskavın ağız içindeki yaralara iyi gelmesi devamında balgama da iyi gelme özelliğine sahiptir. Yiyeceklerde baharatlı yiyeceklerden kaçınmaya özen gösterin.
Genel olarak kızarmış ekmek, fındık gibi sert gıdaların ve asitli içeceklerin yanı sıra tuzlu ve acı besinlerden uzak durmak, gazlı içecek ve alkol tüketimini azaltmak önerilir. Topikal tedavi, yani yüzeye uygulanarak yapılan tedavi seçenekleri ucuz ve etkili olduğu için tercih edilir. Bu yüzden tedavi genellikle acıyı azaltmak için kullanılan anestezik kremler, topikal jeller, antiseptik özelliği bulunan ağız içi gargara, pomad kullanımı uzman hekim tarafından önerilir.
Aft çıkmasının en önemli nedenlerinden biri bağışıklık sisteminin zayıflamasıdır. Bu yüzden olacak ki kış aylarında daha çok baş ağrıtıyor bu minik illetler. O yüzden bağışıklık güçlendirici takviyeler almaya, yeme içmenize önem vermeye dikkat etseniz iyi olur. Aftlarla yemesi biraz acı verici olsa da şayet bulabilirseniz karadut yemek sizi bu dertten kurtarabilir.
Bir diğer tedavi yöntemi olan sistemik tedavi seçenekleriyle de hastanın sistemik incelemesinin yapılır ve var ise aft oluşumuna neden olan faktör aranır. Aftın hematolojik eksikliklerden kaynaklandığı düşünülüyor ise laboratuvar testleri ile tam kan sayımı, folat ve B12 vitamini düzeyleri hekim tarafından incelenir. Gerekli görüldüğü durumlarda çinko sülfat, siyanokobalamin, B12 vitamini desteği sağlanabilir. Sık ve şiddetli seyreden aftlarda sistemik immünsüpresif ilaçlar da uygulanabilir.
Multidisipliner bir yaklaşım ile yaklaşılan aftlarda, hastalar tanı ve tedavi seçenekleri için mutlaka deri ve cilt hastalıkları uzmanına başvurmalıdır. Kesin tanı konduktan sonra aft türüne göre farklı tedaviler uygulanabilir. Sağlıklı bir yaşam için düzenli aralıklarla kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyin.