Varis, toplardamarların deri altında mavi renkte, genişlemiş ve kıvrımlar yapmış olarak görülmesidir. Başlangıçta damarların genişlemesi sonucu şişlikler görülse de varis bulgularının artması ile büyük damar paketleri oluşabilir ve hatta damar çatlamaları görülebilir. Varis ilk yıllarda çoğunlukla görüntü rahatsızlığı verse de daha sonra ağrıya yol açabilir. Toplardamar (venöz) yetmezlik gelişirse bacaklarda şişme meydana gelir. Varisli damarlarda pıhtı oluşursa (tromboflebit) bacaklarda ağrı, şişlik ve kızarıklık oluşur.
Varisler, kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür. İlerleyen yaşla birlikte görülme sıklığı artar.
Varis neden olur?
Varisin oluşum mekanizmasında pek çok faktör rol alır. Gebelik, şişmanlık, uzun süre ayakta kalmak, bazı meslekler, kadın olmak, doğum kontrol hapları ve hormon tedavileri, dar giysiler giymek, kabızlık, yaşlılık ve genetik faktörler nedeni ile varis oluşabilir.
Varis, toplardamar kapakçığındaki yetmezlik sonucu oluşur. Kan sürekli geriye kaçar ve göllenir. Bu durum damarda basınç artışına ve şişliğe yol açar. Zamanla damarda genişleme artar ve kıvrılmalar olur. Varisler toplardamarların herhangi bir seviyesinde ortaya çıkabilir. Kasıkta toplardamar yetmezliği olabileceği gibi daha aşağılarda bacak düzeyinde yetmezlik görülebilir. Bazen varisin nedeni bir toplardamara pıhtı atması olabilir. Tıkanan damarın gerisinde kan göllenir ve damar genişler.
Varisin belirtileri nelerdir?
Varisin neden olduğu başlıca şikayetler şunlardır:
- Bacaklarda mavi mor şişlikler
- Ağrı
- Bacaklarda ağırlık hissi
- Bacaklarda şişlik
- Bacaklarda uyuşukluk
- Kaşınma
Varisin çeşitleri var mıdır?
Varisler; kılcal damar varisleri, retiküler varisler ve büyük toplardamar varisleri olarak üçe ayrılır. Kılcal damar varisleri, telenjiektazi olarak adlandırılır. Bu varisler genellikle kılcal damarların çatlamaları sonucu oluşur. Görüntü olarak örümcek ağına benzerler. Gebelik ve hormon kullanan genç kadınlarda sıkça görülürler.
Retiküler varisler daha ziyade diz arkası ve ayak bileği çevresinde görülen ciltten hafif kabarık ve mavi renklidir.
Büyük toplardamar varisleri bacaktaki safen ven denilen büyük toplardamarın yetmezliği sonucunda oluşur. Ciltten oldukça kabarık ve yeşilimsi olurlar. Varis belirtilerinin tamamını gösterirler.
Varisler sorun oluşturur mu?
Başlangıçta sadece görüntü olarak rahatsızlık veren varisler; bacakta şiddetli ağrı, toplardamarda iltihaplanma, varisin yırtılıp kanaması ve varisin içinde pıhtı oluşup akciğerlere pıhtı atması (pulmoner emboli) gibi durumlara yol açabilirler.
Varis tedavisi nasıl yapılır?
Varisli damarın çıkarılması en geleneksel yöntemdir. Ancak hem zahmetlidir hem de iyileşmesi uzun sürer. Damar içine köpük vererek varisi düzeltmek yani damar skleroterapisi bir diğer yöntemdir. Ancak bu yöntemde varisin tekrarlama olasılığı yüksektir.
Lazerle tedavi yönteminde damar içine bir katater yerleştirilmekte ve lazer cihazından bir ışın gönderilerek damar yakılmaktadır. Radyofrekans yönteminde ise yine bir katater yardımı ile damar içine radyo dalgaları gönderilir. Bu esnada bir ısı oluşur ve damar yakılmış olur. Bu işlemler esnasında sadece lokal anestezi kullanılır ve hastalar günübirlik tedavi olup hastaneden çıkabilirler.
Varis gelişimi nasıl engellenir?
- Düzenli egzersiz( koşu, yürüyüş, bisiklet, yüzme)
- Uzun süre ayakta durarak yada oturarak çalışmama
- Fazla kiloların verilmesi
- Uzun süre bacak bacak üstüne atarak oturmamak
- Çok sıkı ve dar giysiler giymemek
- Topuklu ayakkabı yerine rahat ayakkabı tercih etmek
- Kabızlıktan korunmak, yüksek lifli besinler tüketmek
- Uzun süre ayakta kaldıktan sonra bacakları havaya kaldırarak dinlenmek
- Kaplıcalar sıcağın etkisi ile varis oluşumunu kolaylaştırır ve şikayetleri artırırlar.
- Ayakta durmayı gerektiren meslek sahipleri veya varise genetik yatkınlığı olanlar varis çorabı kullanabilirler.
- Direk varislerin üzerine değil bacağın diğer bölümlerine masaj yapmak faydalı olabilir.
- Uzun süreli oturulması gereken yolculuklarda sık sık kalkıp dolaşmak faydalıdır.
- Yukarıdaki belirtilerden bir veya birkaçını yaşıyorsanız vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeniz önerilir.