Asırlardan beri insanlık âleminin en büyük şifa menbaı diye ifade ettikleri, çeşitli bitki ve otlara karşı alâkanın giderek arttığı ve bu bitkilerin bütün dünyada çok yaygın bir şekilde kullanıldığı günümüzde, memleketimizde de bu ihtiyaca cevap verebilecek bitkiler vardır.insanların hastalıklarının tedavisi cihetinde cidden faydalı reçeteler ve tavsiyeler sunması bakımından büyük değer taşımakta. Sizde Şifalı Bitkiler ile hastalıklarınıza doğal bitkisel çözüm ile derdinize deva bulabilirsiniz.
Uzun yıllar süren tecrübeler sonucu gerek İslâm tıb âlimleri, gerekse diğer tıb bilim adamları çeşitli bitki ve otların insan vücuduna ne gibi faydalar ve zararlar sağladığını belirlemişler ve belirlemiş oldukları bilgilerin ışığı altında bitkilerin insan sağlığına faydalı, hastalıklarına da çare olması maksadı yada bitkilerle hastalıkları tedavi maksadı wep sayfamızda sizler için Şifalı otlar, Şifalı taşlar, Şifalı bitkiler ile sizler için derledik….
Şifalı Bitkiler Nedir ? Şifalı bitkiler içerdiği çeşitli moleküller ve vitaminler ile insanlar için oldukça faydalı bitkilerdir. Şifalı bitkiler birçok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Siyatik ağrısı, eklem ağrısı, kas ağrısı, sırt ağrısı, baş ağrısı, kulak ağrısı, diş ağrısı, berelenme, kesik, burkulma, adet sancısı, böcek ısırması gibi durumlarda ağrıları dindirme özelliğinden dolayı iyi geldiği bilinmektedir.
İlaç olarak bitkilerin kullanımı, insanlık tarihinin en eski tıbbi tekniklerinden biridir. Etnobotanik (bitkilerin geleneksel olarak insanlar tarafından kullanımları) gelecek ilaçları keşfetmek için etkili bir yol olarak kabul edilmektedir. Hekimlerin mevcut ilaçların çoğu aspirin, dijitalisten, kinin ve afyon içeren bitkisel ilaçlar olarak kullanımının uzun bir geçmişi var
KOLESTEROLÜ DÜŞÜREN GIDALAR
R-1: Çam balı……………………………………………………1 kaşık
Elma sirkesi………………………………………………2 kaşık
Karıştırılır, günde 3 defa yemeklerden sonra içilir. Bu terkip karaciğerdeki zararlı maddeleri de temizler.
R – 2: Çemen………………………………………………………..30 gr.
Üçe bölünür, yemeklerden sonra birer bardak su ile içilerek tüketilir.
Bu gıdalara en az 4 ay devam edilir.
1. Zeytinyağı: Gerçek şu ki, zeytinyağı kolesterolü düşürür. Hatta bunu mısırözü yağından da çok düşürür.
Kolesterol konusunda dünyada en ünlü araştırmacı olan Amerikalı Doktor Grundy, bir araştırma yaptı ve dünyaya korkunç sonuçlar açıkladı.
Zeytinyağı, kolesterolü düşürmekle kalmaz; hatta yararlı kolesterolün herhangi bir şekilde düşmesine sebep de olmaz.
Bilimsel olarak ispat edilmiştir ki ne zaman faydalı kolesterol seviyesi yükselirse, kalp sektesine uğrama ihtimali iyice azalır.
“Zeytinyağının tansiyon ve kandaki kolestrol üzerinde faydalı etkileri hususunda ne gibi bir mekanizma uyguladığını şu ana kadar açıkça bilmiş değiliz. Ancak şu var ki, bütün bu araştırmalar şunu gösteriyor ki, zeytinyağının kolesterolün düşmesine etki ettiği kesindir.”
Milano Üniversitesinde biyokimya profesörü Doktor Bernobra, zeytinyağında yüzden çok kimyasal madde olduğunu bulmuştur.
Günümüz alimleri günlük alınan yağ miktarının vücudun tüm ihtiyaç duyduğu kalorinin yüzde 30″unu geçmemesini ve bunun üçte birinin de zeytinyağından alınmasını tavsiye ediyorlar.
2. Balık yağı: Bilimsel araştırmalar, balık yağının kandaki trigliserid düzeyini yüzde 25-40 arasında düşürdüğünü ispat etmiştir.
İngiliz ilâç ansiklopedisine, batık yağı içeren moxepa adında bir ilâç ilave edildi. İngiliz sağlık otoriteleri bu ilâcın yüksek trigliserid hastalarının tedavisinde etkin bir rol oynayacağını kabul ediyorlar.
Bu alanda balık yağından yapılmış bir müstahzar (ilâç) vardır ki insanlar onu çocuk raşitizmini (kemik zafiyeti), önlemek için uzun süre kullandılar. Balık yağı trigiiseridi sadece düşürmekle kalmaz, aynı zamanda kandaki en tehlikeli bir çeşidini düşürür. Bu, trigiiseridi kan içinde taşıyan V.L.D.L. adında bir yağdır.
Son araştırmalar, balık yağı içmenin kandaki kolestrolü yüzde 10 nispetinde düşürdüğünü göstermiştir. Ancak kolestrolün düşmesi trig-liseride nispetle daha yavaş olmaktadır. Balık ciğeri yağının kroner damar hastalarını korumadaki faydalarından bahseden yeni kitaplar yayınlanmıştır.
3. Sarımsak: Yeni bilimsel araştırmalar, günde 3+5 diş sarımsak yemenin kandaki kolesterolü yüzde 15-20 arasında düşürdüğünü gösteriyor. Üç ay süreyle günde 3 diş sarımsak alınmasının kolesterolü 295 mg.”dan 233 mg”a düşürdüğünü göstermiştir.
Kolesterol ne kadar yüksek olursa, sarımsağın etkisi de o kadar fazla olur. Profesör Bordiya kroner kalp hastası olan 62 şahıs üzerinde bir inceleme yaptı, kolesterolün yüzde 30 oranında düştüğünü, yararlı kolesterolün de (H.D.L.) yüzde on yükseldiğini gördü.
Amerika Kaliforniya Üniversitesi profesörlerinden Doktor Lau, 1987 yılında neşrettiği bir araştırmasında şunu gördü: Yoğunlaştırılmış ve Japonya”da Kyalic adı altında satılan sarımsak özünün zararlı kolesterolü ve trigiiseridi hissedilen derecede düşürdüğünü gördü.
Doktor Sucar da kanlarında yüksek kolestrol bulunan iki yüz hastaya uyguladığı tedavi sonunda 25 gün sonra birçok hastanın kolesterolünün düştüğünü tespit etti. Doktor Sucar şuna inandı ki, kandaki kolesterol seviyesi ne zaman normale dönerse, kolesterolün bu seviyesini muhafaza etmek için bir veya iki baş sarımsaktan daha fazlasına ihtiyaç kalmaz.
4. Soğan: Son bilimsel araştırmalar, soğanın da zararlı yağların et-kesinden korumada aktif bir rolü olduğunu ispat etti. Soğan çok yağlı bir öğünden sonra kolestrolün yükselmesini önlüyor. Critical Review dergisi 1985 senesinde soğan ve sarımsağın yararlan hakkında uzun bir araştırma yayınladı. Orada görülür ki, haşlanmış veya taze, yahut pişmiş soğan ve sarımsak kolesterole ve diğer yağlara karşı aynı etkiye sahiptir.
Damar sertliği: Doktor Jain, damar sertliği konusunda tavşanlar üzerinde bir inceleme yaptı; soğan ve sarımsak özünün kandaki kolesterolü düşürme gücüne sahip olduğunu gördü. Ancak sarımsağın soğandan daha tesirli olduğu da görüldü.
Preventive Medicine dergisi 1987 yılında bir makale yayınladı. Burada soğan ve sarımsağın yüksek kolesterol ve damar hastalıklarından korunmada ne kadar faydalı olduğundan bahsedildi. Amerika”nın Tufts Üni-versitesi”nden profesör Grivvich, kalp sektesi geçiren hastalarına, soğan yeyin; bu kalbe faydalıdır, dedi. Bu profesör, hastalarına günde küçük bir baş soğanın yarısını almalarını tavsiye etti. Soğan kolesterolü yalnız düşürmekle kalmıyor; aynı zamanda H.D.L. dediğimiz yararlı kolesterolü de yükseltiyor.
Doktor Kleijnen, British Journal of Clinical Pharmacology dergisinde 1989″da yayınladığı makalesinde soğanın kalbi kolesterol tehlikesinden korumada faydalı etkisi olduğunu vurguladı.
5. Elma: Hepimiz “Aç karnına bir elma bir doktor yerine geçer” atasözünü bilmeliyiz. Modern çağda elmanın kolesterol üzerinde etkisine ilk işaret edenler İtalyan araştırmacılar oldu. Bunları İrlandalIlar izledi. Sonunda da Fransızlar. Fransa”nın Tuluz şehrinde Pol abati Üniversitesinden Doktor Sable Amplis başkanlığında çalışan bir grup doktor, elma üzerinde enine boyuna bir araştırma yaptılar. Bu araştırmacılar şunu gördüler:
Sağlıklı farelere verilen elma bunların kolesterolünü yüzde 28 düşürdü. İrsi (kalıtsal) olarak yüksek kolesterolü olan farelerin de kolesterolleri yüzde 52 oranında düştü.
Bu cesaret verici sonuçlar, araştırmacıları elmanın insan kolestrolü üzerindeki etkisini araştırmaya şevketti. Bunlar 30 kişilik sağlıklı bir grup insana günde ikişer elma verdiler. Sonuç, bunlardan yüzde 80″inde kolest-rolün de düşmesi oldu. Bunların kolesterol düşüşü yüzde 40″a kadar vardı. Yararlı kolesterolleri (H.D.L) de yükseldi.
Doktor Satle Amplis elmanın sırrının pektin maddesi içermesinde saklı olduğuna inanıyor. Ancak yalnız pektin vermek aynı etkiyi göstermez. Onun için elmanın yanı sıra bu işleri yapacak başka unsurlar da verilmelidir. İnsanı şaşırtan şey de şudur ki elma, kadınlarda erkeklerde olduğundan daha etkilidir. Onların kolesterolünü daha çok düşürüyor.
Ancak elmanın her şahısta kolesterolü düşüreceğini beklemeyelim. Nitekim Fransızların yaptığı araştırma ilk haftalarda elma alındıktan sonra kolesterolün yükseldiğini, sonra yavaş yavaş indiğini göstermiştir.
6. Havuç: Amerika Birleşik Devletleri”nde yapılan bir araştırma günde 200 gram, yani ortalama iki buçuk havucun kolesterolü yüzde 11 nispetinde düşürdüğünü gözler önüne sermiştir. Günde alman iki havuç, dışkı oranını yüzde 25 artırıyor, kabızlığı önlüyor ve kalın bağırsağın sağlığını koruyor.
7. Muz: Bazı Hintli araştırmacılar; farelere cennet muz (platain) lifleri verildikten sonra, kolesterol bakımından zengin besin almış olmalarına rağmen, kolesterollerinin düştüğünü görmüşlerdir.
1986 yılında yapılan bir denemede de araştırmacılar, farelere tam olgunlaşmamış muz vermenin, kolesterollerini yüzde 33 oranında düşürdüğünü ve yararlı kolesterol oranını da yüzde otuz nisbetinde yükselttiğini gördüler.
Bizim yediğimiz normal muzların da muhtemelen kolesterole aynı etkisi vardır. Çünkü o da yüksek miktarda pektin içermektedir. Fakat henüz güvenilir bir deneme yapılmış değildir.
8. Bakliyat: Bakliyat derken bunun içerisine;
Bakla,
Nohut,
Mercimek,
Fasulye ve
Bezelye girer.
Bu bakliyatlar alındıktan sonra kalın bağırsakta bir miktarı hazmedilmeden kalır.
Böylece kalın bağırsakta yaşayan bakteriler bu kalıntılardan kendilerine bir miktar gıda bulurlar. Bunun sonucunda oluşan bazı kimyasal bileşimler karaciğere kolesterolü düşürmesi için sinyaller gönderirler. Bundan aynı zamanda kanser oluşmasına mani olan maddeler de meydana çıkar.
Amerika Birleşik Devletlerinde Kentaki Üniversitesi profesörlerinden Doktor James Anderson -ki bu zat, liflerin kalp, kolesterol ve kanser üzerinde etkileri araştırmakla yakından ilgilenen birisidir- şöyle der:
“Bakla, mercimek, nohut ve fasulye gibi kuru bakliyat yemek, kandaki kolesterol oranını yüzde 19 nisbetinde düşürür; aynı zamanda zararlı kolestrolü (L.D.L.) düşürdüğü gibi, yararlı olanını da (H.D.L.) kalitesini yükseltir.”
Doktor Anderson, hastalarına günde pişmiş bakliyatlardan birinden bir bardak almalarını tavsiye ediyor.
Bir araştırma da bakliyat almanın kolesterolü 274 mg.”dan 190 mg”a düşürdüğünü göstermiştir.
9. Arpa: Yeni bilimsel araştırmalar arpanın da kolesterolü düşürdüğünü ispat etmiştir. Lipids dergisi 1985 yılında arpanın kandaki yüksek ko-lestrol tedavisinde faydaları olduğuna dair bir makale neşretti. Burada, Amerikan Tarım Dairesi uzmanlarının arpanın kolesterolü düşürmek için üç unsur içerdiğini gördükleri vurgulanıyor.
Amerika Birleşik Devletlerinde Montana Üniversitesi”nde yapılan bir araştırma günde arpa bakımından zengin gıda alındıktan sonra kolesterolün yüzde 15 oranında düştüğünü ortaya koydu.
Bunun üzerine Amerikan ilâç şirketleri arpa yağı içeren kapsüller üretmeye başladılar. Wisconsin Üniversitesi”nde yapılan bir araştırmada, bu kapsüllerin, kolesterolü, kalp hastası olup da Coroner Baypas ameliyatı geçirenlerde yüzde 9-18 arasında düşürdüğünü gösterdi.
Yüce Peygamberimiz de: “Telbine (arpa çorbası) hastanın kalbini rahatlatır” buyurmuştur.
Jane Karber de: “Arpa unu Ortadoğu”da yaygındır. Bunun kalp hastalıklarının oralarda az görülmesi ile alakası olabilir,” demiştir.
10. Yulaf: Yulaf da kandaki kolesterolü düşürür. H.D.L. denen yararlı kolesterolü yükseltir. Yulafla ilgili son bilimsel araştırmalar böyle demektedir.
Ancak bizim ülkemizde insanlar genellikle yulaf yemezler. Buna karşılık birçok Batı ülkelerinde yulafı sabah kahvaltılarında yerler; üzerine süt ve kuru üzüm ilâve ederler.
Yulafa kuru üzüm ilâve etmek iyi bir harekettir. Üzümde insanı kabızdan koruyacak bol miktarda elyaf vardır.
Karbonhidratlar: Kompleks karbonhidratlardan şunları kastediyoruz: Buğday,
Pirinç,
Yulaf,
Bakla,
Bezelye,
Fasulye ve Diğer hububatlar.
Bu maddeler vücudun ihtiyaç duyduğu temel proteinleri içerirler. Bunlar temel besin maddelerimizdir. Dünyada milyonlarca insanın hayatları bunlara bağlıdır.
Özellikle bir lokma et bulamayan fakir fukara için temel besin maddeleridir.
Yeni araştırmalar şunu gösteriyor ki bu gıdaların yenmesi lif bakımından zengin olmaları dolayısıyla kandaki kolesterol seviyesini düşürürler.
Bu gıdalardan yemek, kepekli buğday örneğinde görüldüğü gibi, kabızlığı önlemede faydalıdır. Ayrıca kalın bağırsak kanserinden korunmada da çok yararlıdır.
Şu gıdalar da kolesterolü düşürmekte çok etkilidir:
1. 10 gr. hindiba yaprakları ve kökleri kıyılarak 1. İt. kaynatılmış suya atılarak 2 saat demlemeye bırakılır. Sonra hafif ateş üzerinde 5 dakika kaynatılır. Süzülerek yemeklerden önce birer bardak içilir.
2.1 kg. elma kabuğu soyulmadan her gün yenilecek.
3. Bir kaşık limon çekirdeği toz haline getirilerek bir bardak su ile 3 dakika kaynatılacak, sabah ve akşam birer fincan içilecektir.
4. Ihlamur ağacının kabukları kaynatılır, su yerine tüketilir.
5. 25 gr. kurutulmuş enginar yaprağından alınarak 1 İt. su ile 10 dakika kaynatılır. Günde üç defa birer bardak içilir.
6. Bir fincan zeytinyağı sabahları aç karnına ara vermeden bir ay içilecektir.
7. Sarımsak (parçalanmış)……………………………..100 gr.
Sirke………………………………………………………….500 gr.
Sarımsaklar sirkeye karıştırılır, 15 gün sıcak bir yerde bekletilir. Sonra bu sirkeden bir bardak suya bir kaşık karıştırılır, bir ay ara vermeden sabahları aç karnına içilir.
8. Yeni dünya yapraklarından 5 adet alınarak ufak parçalara ayrılır. 500 gr. su ile üçte biri kalıncaya kadar kaynatılır.
Bu mayiden sabah-öğle-akşam yarımşar çay bardağı içilir. İki hafta devam edilir.
9. Enginar yaprağı kaynatılır. Bir çay bardağı alınır. Üzerine yarım limon sıkılarak içilir. Günde 3 defa tekrarlanır.