Kesret emvâcına aldanır sanma
Vahdet deryâsına girip gelenler
Bir dahi fâniye nazar eylemez
Hakk’ın dîdârını görüp gelenler
Hakîkat servidir hîç hazân olmaz
Tâze gülden terdir sararıp solmaz
Ölmezden ön öldü bir dahi ölmez
Soruyu hisâbı verip gelenler
Zevk ile anlayıp sırr-ı vücûdu
Kemâline erişdirdi şuhûdu
Hakîkat üzre etmiştir sücûdu
Dergâh-ı Hakk’a yüz sürüp gelenler
Şol ki Hakk’a kuldur gayra kul olmaz
Âşık ma’şûkdan gayra tapu kılmaz
Bâb-ı Hak’dan özge bir kapı bilmez
Hakk’ın Dîvânına durup gelenler
Her kim ki katreden bahre erişdi
Kapıdan bakarken sadra erişdi
Hüdâyî şüphesiz kadre erişdi
Hakk’ın ihsânına Erip gelenler