Bilindiği gibi Aziz Mahmud Hüdâyî, “mutasavvıf, âlim, şair ve Celvetiye tarikatının kurucusu”dur. Asıl adı Mahmûd’dur. Aslen, Cüneyd-i Bağdâdî Hazretlerinin neslinden olup seyyiddir. 1541 yılında Koçhisar’da doğdu. Bursa’da Muhammed Üftâde’den feyz aldı. 1598 de Üsküdar’da câmi ve dergâh yaptırdı. 1628’de vefât etti. İrşad ve mânevî terbiyesini şiirleriyle de devam ettiren Azîz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri, bu sahada da gönülleri tenvîr eden pek tesirli eserler vermiştir. Bugün dahî büyük bir gönül hazzı içinde söylenmekte olan pek çok bestelenmiş şiiri vardır. Bu nedenle Aziz Mahmud Hüdayi en güzel şiirlerini derleyerek anıyoruz. İşte Aziz Mahmud Hüdayi’nin şiirlerin‘den “Divan-ı ilahiyat 175” sözleri…
Ederdi cânib-i Mevlâ’ya rağbet
Kulun olsaydı zikre iştigâli
Tulû’ ederdi envâr-ı muhabbet
Havâtırdan derûnu olsa hâli
Gözünden perde zâ’il olsa mutlak
Katı zâhir durur mahfî değil Hak
Ana vâsıl durur eşyâ muhakkak
Velî mahcûb olan bilmez visâli
Kimin kim nûr-ı Hak ola delîli
Sırât-ı müstakîm olur sebîli
Yürü hâl ehli ol ko kâl ü kîli
Cemîle erişen bulur cemâli
Sülûk ehli safâya vâsıl olsa
Erip zevke murâdı hâsıl olsa
Ma’ârif cennetine dâhil olsa
Hayât bulup içer ayn-ı zülâli
Dolarsa sırrına nûr-ı hakîkat
Gerekdir zâhirinde farz u sünnet
Ede gör cem’ ile farka ri’âyet
Hüdâyî bulmak istersen kemâli