Bilindiği gibi Aziz Mahmud Hüdâyî, “mutasavvıf, âlim, şair ve Celvetiye tarikatının kurucusu”dur. Asıl adı Mahmûd’dur. Aslen, Cüneyd-i Bağdâdî Hazretlerinin neslinden olup seyyiddir. 1541 yılında Koçhisar’da doğdu. Bursa’da Muhammed Üftâde’den feyz aldı. 1598 de Üsküdar’da câmi ve dergâh yaptırdı. 1628’de vefât etti. İrşad ve mânevî terbiyesini şiirleriyle de devam ettiren Azîz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri, bu sahada da gönülleri tenvîr eden pek tesirli eserler vermiştir. Bugün dahî büyük bir gönül hazzı içinde söylenmekte olan pek çok bestelenmiş şiiri vardır. Bu nedenle Aziz Mahmud Hüdayi en güzel şiirlerini derleyerek anıyoruz. İşte Aziz Mahmud Hüdayi’nin şiirlerin‘den “Dîvân-ı İlâhîyât 56” sözleri…
Cânları hasret oduna yandırır
Ayrılık âh ayrılık vâh ayrılık
Lezzetinden âlemin usandırır
Ayrılık âh ayrılık vâh ayrılık
Görmez eyler ağlamakdan gözleri
Hem sarardır soldurur gül yüzleri
Karanu eyler nice gündüzleri
Ayrılık âh ayrılık vâh ayrılık
Ayrılık olur safâ yoluna sed
Nâr-ı hicre yakmagıl yâ Rab meded
Tamu odundan eşed durur eşed
Ayrılık âh ayrılık vâh ayrılık
Yandırıp pervâneyi sûzân eden
Bülbül-i şûrîdeyi nâlân eden
Dilleri ma’mûr iken vîrân eden
Ayrılık âh ayrılık vâh ayrılık