Azrâil, başına geldiği zamân,
kırılır ayakla kol, yavaş yavaş.
Mevam nasîb etsin din ile îmân,
akar gözlerinden sel, yavaş yavaş.
Yüksek uçan gönül, yorulur birgün,
ölçü terazisi, kurulur birgün.
Herkesin yapdığı, sorulur birgün,
döner mi, yâ Rabbî, dil yavaş yavaş.
Hep nefsine uydun, tevbe etmedin,
her bulduğun yidin, şükr etmedin.
Nihâyet, bu kara toprağa geldin,
çekilir dünyâdan el, yavaş yavaş.
Kabrin üzerine dikerler taşı,
bir avuç toprağa koyarsın başı.
Baba, oğlun görmez, kardeş kardeşi,
gider, geri dönmez yol, yavaş yavaş.
Kâfûrlu, ılık suyu koyarlar,
o nazlı bedeni, tekmil soyarlar.
Öldüğünü konu komşu duyarlar,
gelir geri abbâblar, yavaş yavaş.