Canan elinden gelmişim, fâni mekânı neylerim,
Ol mülke meylim salmışım, ben bu cihânı neylerim.
Hep i’tibârım atmışım, âşıklığa el katmışım,
Ben nefsi dosta satmışım, bu düşmanı neylerim.
Aşkı tabibim kılmışım, derdinde derman bulmuşum,
Abdülhakîmi görmüşüm, yünâniyânı neylerim.
Ma ’rifet tadın almışım, fenâ tahtına varmışım,
Mahfice sultân olmuşum, dünyâ varlığın neylerim.
Herne gelirse yahşidir, zirâ o dostun bahşıdır,
Çün cümle onun işidir, ben bed gümânı neylerim.
Gerçi zemân devrân ile, pîr etdi cismim şân ile,
Gönlüm civândır can ile, pir-ü civânı neylerim.
Yâri bana bes görmüşüm, ağyârı dilden sürmüşüm,
Ünsile tenhâ durmuşum, ben ins-ü cânı neylerim.
Dilden dile bin tercümân, varken ne söyler bu lisân,
Çün cân-ü dildir hem zebân, nutk-u beyânı neylerim.
Şimdi! cemî’i halkdan, müstağniyim billâhi ben,
Hallâk-ı âlem var iken, halk-ı zemânı neylerim?
Allahümme yâ muhavvilel havli vel-ahvâl havvii hâlenâ ilâ ahsena hâl!
Ey! herkesin hâllerini değişdiren Allahım! bize iyi hâller ihsân eyle!