Hakkın yüzdört kitabi ki, nebîler üzre inmişdir,
kütiibdür onlunu dördü, suhuf yüzü, kelâmullah.
Zebûru verdi Dav Udu, dahî Tevrâtı Mûsâya,
ve hem İncili îsâya, getirmiş Cebrâîl yallah.
Habîbullâha Kur’ânı getirdi, hacet oldukça,
yirmi üç yıl itmam eyleyip kesildi vahyullah.
Dahî hem nebîler hakkında bildim ismetü fitnet,
nezâfet hem emânet, sıdkla teblîgu hükmillah.
Gadrle, zenbü humk ve kezbü ketmü hıyânetden,
münezzelıdir, müberrâdır cemî’i Enbiyâullah.
Nebîler ismini bilmek, dediler ba ’zilar vâcib,
yirmi sekizin bildirdi, Kur’ânda bize Allah.
Cemı’i enbiyânın evvelidir hazret-i Adem,
kamûdan efdalii âhır, Muhammeddir resûlullah.
ikisinin arasında, katî çok enbiyâ gelmiş,
hesâbm kimseler bilmez, bilir anı hemen Allah.
Resûllerin dinleri mevtle bâtıl olmaz kat’a
ve efdaldir meleklerin hepsinden, enbiyâullah.
Bizim Peygamberin ahkâm-ı şer’î, öyle bâkîdir,
ki, ehl-i mahşeri, bu şer’ ile fasledecek Allah.
Ne ki kılmış Habîbullah, bize teblîg-i ahkâmı,
kabûl etdim anı, âmentü billâh ve hükmillâh.