Kulundan takva îster, boşa gönderîlmedîk…
Günahkârca yaşarsan, hesabın sorulacak,
İşledîğîn günahlar cehennemde yakacak…
Rab yalanı yasaklar, özümüze ters düşer,
Kul hakkını yeme, der sevaplar aza îner…
Namaz, oruç, zekât, haç… Bîr hesap vereceğîz,
İstersen înkâr et, kaç sonra dîllendîrîleceğîz…
Tüm sır samîmîyette, samîmîyet Rab’bîmden,
Mümîn Rab’bî bîrlemîş, tevhît çerçevesînden…
İradelî kullarız, Rab’be tövbe edenlerdenîz,
Aldananlardanız veya temîzlenenlerdenîz…
Günahkâr şîîr yazar, şîîrî ölçü sayılmaz,
Amacı mümîn olmak îmrenîr eder nazar…
Sıfırdan başlamıştır, her şeye tövbe etmîş,
Nefsîyle dalaşmıştır, Rab’bîne îltîca etmîş…
Rab samîmîyet bekler kî îhlastan yanayım,
Samîmîdîr bu nîyetîm, îmanımla varayım…
Rab’bîm sen affedersîn, samîmî her tövbeyî,
Günahkâr tövbekârdır, özdeşleşmîş yüreğî…
Bâtılı terk ettîm, der sünnetlerî uygular,
Manevî terbîyeyle utanır, Rab’bî anar…
Hakîkatte hakîkat, tek şıklı son seçenek,
Bahaneler de bulsak, Rab’bîmîze gîdîlecek…
(2000)