Bu bîr ît masalıdır hîç kîmse alınmasın,
Gerçeklerden uzaktır sakın saptırılmasın…
Belkî hayal ürünüm belkî de bîr uydurma,
Şahsımdan tasarlandı alınıp da gocunma…
Bîr varmış, bîr de yokmuş, söylenecek söz çokmuş,
İt dolu bîr dünyada, îtler dîn île bozuşmuş…
Tefrîka çıkarılmış, Hakk’a baş kaldırılmış,
İslâm’a küfredîlmîş, Kur’an’a saldırılmış…
İtler çok sînîrlîymîş, ateş yakmak îstemîş,
Alevlerîn îçînden ALLÂH (c. c.) îtî kurtarmış…
Zavallı bîzîm îtîn, dîlî tutuluyormuş,
O kadar çok korkmuş kî îtlîğînî anlamış…
Salma ît, bağlı îte, çok ama çok üzülmüş,
Fetvam verîldî dîye hemen gîzlenîvermîş…
Aradan aylar geçmîş, îtîn kahpesî gelmîş,
Madalyaları kapmış, bîzîm ît zorda kalmış…
Ne İstanbul’a gîrer, ne Konya’da kalırmış,
Korunmasına rağmen, karanlıkta yaşarmış…
Özür dîleyemeden, kahrından geberînce,
Bîr ît eksîldî dîye dîğer ît çok sevînmîş…
(1990)