İçerîmde yîne o hîs,
Hatıraları topladı masama,
Ondan ayrıldığımı,
Onunla olduğum günü,
Hatırlatıyor şahsıma…
Dîyor kî:
Zaten onunlasın her an!
Onunla olmadın ama onunlasın…
Sankî bomboş bîr odadayım,
Yalnızlıkta da yapayalnız gîbîyîm,
Yoksa yalnız değîl mîyîm?
Odam nîçîn bu kadar kalabalık?
Dîyorum kî pekî nedîr bu îçerîmdekî?
Yüreğîmî parçalayan derîn bîr sızı…
Bakıyorum etrafıma, sadece çay kaşığı sesî,
Daha başka da bîr kîmse yok gîbî…
Bu ses sankî tanıdık gelîyor,
Şu koskoca kalabalığın îçerîsînde…
İşte yîne beraberîz.
Çay kaşığı sesî, sen ve ben…
Demek kî ayrılmamız îmkânsızmış,
Belkî de senden hîç ayrılmamıştık…
Zaten ayrılık nedîr yaşayamadım ben,
Yalnızlıkta yapayalnız yaşayan,
Nasıl ayrılabîlsîn kî yalnızlıktan?
(Eskî Şîîrlerîmden:1987)