Yaratıcı yaratmış, biz kulları acımaz öldürür,
Hakkı var merhamet bekler, yaşamayı ister,
Biz isyankârlar, nefret sürdürür, kin sürdürür,
Nefis kazanır, ruh kaybeder, vicdan kaybeder…
Amirler mi emretmeli, kullara vicdani yeti?
“Merhamet edene ALLÂH(c. c.) ’ta merhamet eder.”
Hiç mi muhtaç kalmadık Rab’den gelen bu söze?
Vicdanı, merhameti, peygamber de emreder…
Gereksiz ve keyfi biçimde köpek öldürüyoruz,
Köpek yaralıyoruz, merhametleri yıkıyoruz,
Şeytan yapamıyor, biz masum öldürüyoruz,
Rab korkusu bu değil, yeterli korkmuyoruz…
Rab’den korkan can yakmaz, masuma kıyamaz,
Köpeği candan bilir, canları taştan sayamaz,
Zevkini tatmin için, köpeğini boğuşturamaz,
Nefsini seyrettirmez, şeytanları ağlatmaz…
Sen hayvanı kışkırtıyorsun, dövüştürüyorsun,
Rab’be giden canlıyız, gözden geçir merhametini,
İşkence edenin Rab’bimizce lânetlendiğini,
Böyle mi korursun Rab’bimizin emanetlerini…
Günahkâr bir kadının bir hadisi vardır ya,
Susamış bir köpeğin, susuzluğunu gidermiş,
ALLÂH(c. c.) ’ta o kadını cennetine almış ya,
Demek ki merhamet eden de cennete girermiş…
Bu hadisi şerifi sana baban anlatabildi mi?
Deden, ninen, kardeşin seni uyarabildi mi?
Yoksa zavallı köpeğin, yaralanışı senin,
Kaskatı inançsız ruhunu tatmin eder miydi?
Sen köpeği Rab’bin için beslemiyorsun!
ALLÂH(c. c.) ’ın canlarına kin besliyorsun!
Nefret besliyorsun, ruhunu yok ediyorsun!
Derhal tövbe et Rab’bimden izleniliyorsun!
Hayvanlara yaşama haklarını Rab’bim verdi.
Gözetilme, bakılma hakları olamaz mı?
Kötü davranma hakkını sana kim verdi?
Köpeklerde ümmettir, şahsın anlamaz mı?
Besleyeceğin hayvanın çocuğun gibi olsun,
Artan yemeklerinle de olsa karnı doysun,
Rab’be o da yalvarır, inan mutlu olursun!
Onu sev okşa, yaralama, bin sevabın olsun…
Bil ki yarın Rab’bimize mutlaka kavuşacağız,
Yani iğneden ipliğe Rab’be hesap vereceğiz,
Vicdanlarımızı yeniden gözden geçirelim,
Mecburuz, istemesek de merhamet edeceğiz…
(2000)